Sevgilim, bu kara dünyadaki ay ışığım. Gam dolmuş göğsümün oksijeni insan. Canımın yaması seninle bugün tam bir yıl oldu. Hasretinle öldüğüm koskoca yedi yıla inat birlikte bir yılı devirdik. Kavga, gürültü, kahkahalar, kavuşmalar, özlem, hasretin burnumda bir yıl. Gönlüm yorgunken bana merhem oluşuna öleyim emi? Ah kalbimin çiçeği, sana gelmeler canıma öz yemin ederim. Kelimelerim kifayetsiz, şimdi yanında olmak ve ellerini tutup avuç içlerini öpmem gerekirdi. Bize düşen anlamsız bir mesafe, rakamlardan sayılardan oluşan bir mesafe. Cuma gününe az kaldı parem, çok az kaldı göğsünde uyumaya. Saçlarını sevmeye az kaldı. Yürüdüğün yolları ömrüne eklesinler. Ben toz olayım sen tekrar geç o yoldan. Ayağındaki toz olayım sevgili. Saçının teline çarpan rüzgar olayım, teninde gezinen su olayım. Baktığın gök, güldüğün ses olayım. Biz kavuşmaya meraklı iki deliyiz. Bize en çok kavuşmalar yakışır sevgilim, bize en çok sarılmak yakışır. Bize beklerken sabırsız olup isyan etmeler düşer. Bize varya bu amına koduğumun dünyasında birlikte uyumak, uyanmak düşer her şeye inat. Bize bir ev düşer,yuva düşer. Düşsün be sevdam. Kokuna uyanacağım günler düşsün bize. O gülüşüne uzunca bakacağım bir günüm olsun. Artık üç beş gün yetmiyor bana bir ömür düşsün senin hayatından. Birinci yılımız böyle olsun istemezdim sevdiğim, birinci yılımızda o kısılan gözlerini, sığındığım göğsünü canıma yar etmem gerekiyordu. Bu yıl bana hediye olan canına kurban olayım ben. Bana bu yılı veren kalbine kalbimin en derin yeri.
Ağlat beni sevgilim, sana sevgimden çocuk gibi ağlat beni. Sokakta,bankta, otogarda ağlat beni. Göğsünde uyurken ağlattı bu sevgi beni, varsın uykumdan etsin ağlatsın. Olmuyor diye ağlamaktansa çok seviyorum diye ağlamak çok başka gönlümün çiçeği. Çok başka.