Katusumi

Cennet insanlığın zannettiği gibi bir mekan değildir. Ruhun kendisi cennettir zaten, O, Allah'tan yansıma sonsuz potansiyel esmalarla, kendini her yerde aynasal olarak seyredebilir, arzuladığı anda kendini ırmaklar olarak seyredebilir, dağlar olarak seyredebilir, aklına hayaline gelmeyecek her şey olarak seyredebilir.Onun yaratma imkanının bir sonu, bir kıyısı olamaz.
          	Ruh potansiyeli; Allah'ın ol deyince olmaklık emrini kendi sırtına yüklenmiştir.
          	Allah kendi özellikleriyle her şeyiyle ruhta kendini seyretmektedir.
          	Bunun içindir ki "Allah kendini seyretmek istedi Ruhu yarattı" denilmiştir.
          	Zaten bu noktada da bir yaratım yoktur.
          	"Allah'ın hali hazırda kendinden bir üflemedir..." (Secde suresi 7-8-9)
          	Bu noktada Güneş; Aynasından asla hiçbir şeyi sakınmamaktadır...
          	

Katusumi

Cennet insanlığın zannettiği gibi bir mekan değildir. Ruhun kendisi cennettir zaten, O, Allah'tan yansıma sonsuz potansiyel esmalarla, kendini her yerde aynasal olarak seyredebilir, arzuladığı anda kendini ırmaklar olarak seyredebilir, dağlar olarak seyredebilir, aklına hayaline gelmeyecek her şey olarak seyredebilir.Onun yaratma imkanının bir sonu, bir kıyısı olamaz.
          Ruh potansiyeli; Allah'ın ol deyince olmaklık emrini kendi sırtına yüklenmiştir.
          Allah kendi özellikleriyle her şeyiyle ruhta kendini seyretmektedir.
          Bunun içindir ki "Allah kendini seyretmek istedi Ruhu yarattı" denilmiştir.
          Zaten bu noktada da bir yaratım yoktur.
          "Allah'ın hali hazırda kendinden bir üflemedir..." (Secde suresi 7-8-9)
          Bu noktada Güneş; Aynasından asla hiçbir şeyi sakınmamaktadır...
          

Katusumi

Öyle günler gördüm ki, aydın gökler kararıp
          Bahtım bir bulut gibi üstüme çöker oldu,
          Her gözümü yumunca tanıdık yüzler görüp,
          Hayaller alev-alev beynimi yakar oldu.
          Ümitsizlik, gariplik dört tarafımı sarıp
          Yüzüm sırıtsa bile, içim yaş döker oldu.
          Her sabah ilk ışıklar gözlerimi oyardı,
          Uyanan taş duvarlar iniltimi duyardı.
          Öyle günler gördüm ki, duvarlar gelir dile,
          Gözümde canlanırdı eşkiya masalları.
          Varlığımı sarardı, hain bir isteyişle
          Görmediğim yumuşak bir düşmanın elleri
          Kafada çelik gibi fikirler dursa bile
          Kalplerin eksik olmaz böyle zayıf halleri:
          Bazen kendi kendimin elinden kurtulurdum,
          Kalbimi bir çamurda çırpınırken bulurdum.
          Öyle günler gördüm ki, dost dediğim insanlar
          Ben yanına varınca dudağını kıvırdı.
          Bir zamanlar yanımda ağız açmayanlar
          Sırtımı sıvazladı, bana öğüt savurdu.
          Silahsız gördüğüne saldıran kahramanlar
          En alçak tekmelerle beni yere devirdi.
          Ruhum bir heykel gibi düşüp parçalanırdı.
          Bu sesleri duyanlar gülüyorum sanırdı.
          Öyle günler gördüm ki, tabanca şakağımda
          Tasarladım aydınlık dünyayı bırakmayı
          Gönlüm acıklı buldu, en ateşli çağımda
          Sönük bir yıldız gibi boşluklara akmayı
          

Katusumi

@Katusumi 
            Tabancanın namlusu ısındı yanağımda,
            Parmağım istemedi tetiğini çekmeyi
            Bir sonbahar yağmuru gibi içim ağlardı
            Bir şeyler fakat beni yaşamağa bağlardı.
            Ey bir tane sevgilim, ben bugün yaşıyorsam
            Sanma ki hayat tatlı, insanlar hoş olmuştur,
            Dağ başında bir kaya gibiyim şöyle dursam
            Etrafım eskisinden daha bomboş olmuştur
            Yalnız sana borçluyum bugün dünyada varsam:
            Seni her andığımda gözlerim yaş olmuştur
            Yaşlar ki bir ırmaktır, dertleri sürür gider,
            Gözyaşları içinde seneler yürür gider.
            Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman,
            Bana; "Yaşa" der gibi gülen senin yüzündü.
            Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman
            Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı.
            Yaşaran gözlerimde, güneş battığı zaman
            Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi.
            Sen aklıma gelince her şey gülümserdi.
            Ağaçlar şarkı söyler, rüzgar tatlı eserdi.
            Ey sevgilim, bilirsin benim ne çektiğimi:
            Garip başımın derdi bir yürek taşıyorum.
            Anlarsın niçin uzak yerlere baktığımı:
            İçinde yaşanmaz bir dünyada yaşıyorum.
            Görünce gülme sakın çırpınıp aktığımı:
            Ilık ve aydınlık bir denize koşuyorum.
            Sen benim sevgilimsin, sevsen de, sevmesen de,
            Aradığım yerlere benzeyiş buldum sende.
            
            -Sabahattin Ali.
            
Reply

Katusumi

Hocam senin kanadın kesin 4 diyor, bende hayır 6 diye diretiyorum, ama dörde daha çok benzediğimi fark etdim, kendimi ben bile çözemiyorum, siz nasıl çözeceksiniz, yormayın kendinizi...
          Şu dalgalı seyir daha ne kadar sürecek merak ediyorum