Uzun zamanlar boyu kendimi ifade edememekten muzdaribim. İnsanlara kalsa, çevremdeki insanlara üstelik, gayet açık olduğunu söylüyorlar harflerimin. Peki ben neden hem kendi lisanımın hem de öğrendiğim ecnebi lisanların sürekli ihanetine maruz kaldığımı hissedip unuttuğum kelimeler için kendimi suçluyorum? Odamın duvarları hissizliğimle dolu. Beynimde telefonumun ekran ışığı, rahatsız edici aslen. Canım, içim cayır cayır yanıyor, sarılmayı tatmadım hiç, parmak uçlarını bilmedim, zarifliğe dokunamadım. Güzel olan her şeye öldüm kaç kez ama anlatamadım. Bildiğim tüm kelimeler hafızamı kaybetti aslında, saçmalık. Kendimi ifade edemeyince, ecnebi arkadaşıma kızdım. Haklıydım ve haksızdım. O da haklıydı ama haksızdı. Lisanın melodisi bana yetiyor diyor diğer ecnebi arkadaş anlamıyor diye diretmişti yine öteki. Ben anlatamıyorum işte, parçalanıyorum, yeter artık durdurma beni demiştim. Tamam, demişti. Ama yine anlatamamıştım. Sonra da şey oldu işte. Onu anlamadım.