Bu hesabı ortak kullanıyoruz. Birlikte yazdığımız çalışmaları bu hesapta paylaşacak ve sustuğumuz her şeyi yazılarımız da haykıracağız. Biz, gerçeğin can yakıcı yüzeyinden uzağa firar etmek isteyen iki hayalperest yazarız. Birimiz mantığıyla, diğerimiz duygularıyla bir yolun kesişimiyiz. 

Dilara; 
Suskun olarak tanımlarlar beni çoğu zaman oysa içimde ki fırtınaları daima kelimelerime aktarmış bir dalgayım ben. Her kıyıya savruluşunda gözyaşlarını kumsalın misafiri etmiş bir dalga. Hassas kalbim daima dünyanın kölesi oldu. Yaşıma göre olgun olduğum söylenir daima. Benimse değişmeyen o keskin cevabım; acının bizi olgunlaştırdığıdır. Eğer bir tercihim olsaydı hayatımın sonuna dek kulağımı okşayan bir yağmurun eşliğinde kitaplarla hayatımı sürdürebilirdim. Fakat.. bilirsiniz, hayat benden sonra da sizden sonra da akışını sürdürecek. O yüzden.. hayatla mücadele edin. 

Filiz; 
Duygularının kurbanı olmayan, her zamanla mantığı ile haraket eden, içine attıklarını satırlara haykıran bir gencim ben.  Hayatın tüm o karanlığına, satırlarıyla ışık tutan bir kızım ben. 15 yaşındayım, güçlü olduğum söylenir çoğu zaman. Oysa yastığımı ıslatmadan uyuyamam ben, belki de içime attığımdandır? Ha, birde başıma hep bela olmuş açık sözlülüğüm var. Kusurlarım var benim, mükemmeliyetten o kadar uzağım ki.. Kusurlarıma aşık; önyargılara aşikarım ben. Dışa vuramadıklarımı satırlara haykırmaya tercih edenlerdenim. Ve siz benim hayallerimi değil, acılarımı okuyacaksınız.

Tüm bunların yanı sıra daim dostumuz ve ilham kaynağımız ve en önemlisi Sarah Brown'a.. Melis Yalçınkaya tüm kelimelerimiz sana ithafen!