Çok uzun zaman sonra tekrardan girdim buraya, aklıma gelen iki insan oldu sadece biri de sendin. Bir yıl önce de yazmışım sana, hala çocukken içimde sana karşı nedensiz(?) bi kin varken ne kadar da samimi gözükmeye çalışmışım sana. Hep dönüm noktalarımda yazmışım sana ve bunu bi kere daha yapmak istedim, yeni okulum iyi kötü birçok şey kattı bana şimdiden. Eskiden ne kadar zorbalanan bi insan olduğumu tekrardan hatırladım, kilom ve yüzüm hakkında söylenen onca şey hala aklımda. Biliyor musun şu an hiçbir insan fiziksel görünüşüm hakkında kötü bir şey söylemiyor, ne yüzüme ne de arkamdan. Kendimin en iyi versiyonunu oluşturdum çünkü. Seninle aynı okuldayken beğendiğim erkeklerin dış görünüşüm hakkında söylediklerini bence sen de hepsini hatırlıyosundur, ne sen sesini çıkarıyodun ne de ben. Onlardan biri okul çıkışıma gelip salya sümük ağladı, hoşuma gidiyor aslında eskiden parmakla gösterilen “ucube” kız olup şu an insanların konuşmak için nelerimi vermezdim dediği kız ben oldum. Ama biliyo musun hala çok eksik hissediyorum, canımı çok acıtıyolar hala çok kafaya takıyorum insanların düşüncesini. Sayamadığım kadar arkadaşım varken hala arkadaş kaybetmekten çok korkuyorum çünkü beni bıraktığın zamanları tekrar yaşamak istemiyorum. Ama artık Selin diye bi kız var, en yakın arkadaşım. Beni asla bırakmayacağına inandığım tek insan, tüm korkularımı, özgüvensizliklerimi, endişelerimi ve hislerimi tamamen dökebileceğim biri varsa o da Selin. En korkunç zamanlarımda yanımdaydı, elimi ne olursa olsun bırakmayacağını biliyorum. Tüm ilklerimi onunla yaşadım, beraber şehir şehir gezip bir sürü güzel anı biriktirdik. Benim için karşısına alamayacağı tek insan o. Doğum günlerimi hep ilk onunla kutladım, hep o şımarttı beni en güzel hediyeleri o aldı bana. Eskiden seni kaybetme korkusu yüzünden senin gibi olmaya çalıştım, olgun gözükmeye çalıştım, asla şımarmadım ya da çocukça davranmadım. Ama o Irmak ben değildim, olmak da istemem.