Siyah ve Beyaz birbirine karıştı; Gri doğdu.
Anka Kuşu yandı; Küllerinden yeniden varoldu.
Gökyüzünü gece kapladı; Ay evreni parlattı.
Gökyüzünü sabah kapladı; Güneş evreni ısıttı.
Her şey bu kadar düzenliyken... Bu düzenin bir gün yok olacağını bilmiyordu kimse. Bir oyunun içerisindeydik, belkide bir filmin... Ama hepimizin sonu aynıydı, ölecektik!
Oyun bitecekti, ya da film.
Ama son, hep aynıydı. Ölüm, ölüm, ölüm.. Peki ya, bir bütün oluşturan kalplerin sonu ne olacaktı? Tabii ki de ölüm.
Gözlerinizi açın ve etrafa bakın, her şey sanki bir oyunun parçası, bir filmin dekoru gibi değil mi? Öyle. Hepsi kağıttan sanki, bir gün her şey buruşarak çürüyecek..
Öyleyse.. Her şey çürümeden isteklerimizi gerçekleşmeliyiz.
Hayat bir oyundu, ve ben oyun oynamaya bayılırdım. Ya siz?
- JoinedJanuary 24, 2016
Sign up to join the largest storytelling community
or