@ xcw2007 serveti sakin bir kafayla ayrıntılı yazamam gerek ama bu sıralar çok yorulduğum için bir türlü istediğim cümleleri kuramıyorum bölümü yazmayı bitirince yayınlayacağım o zamana kadar sizin anlayışınıza sığınıyorum beni birazcık idare edin ❤️
~Dağlara Sözüm Var gelecek bölüm~
Üzerime iki adım attı. Bunu farkettiğim anda hızla kafamı kaldırdım. Aynı anda elindeki ceketi omzuma denk gelecek çekilde üzerime bırakmaya meyletti. Ne yapıyor bu?!
Üzerime gelen koluna sertçe vurarak engel oldum. "Ne yapıyorsun?" diye haykırdım. Aynı şekilde ceketi kendimden uzaklaştırdım.
"Giy şunu!" dedi baskın sesi. Bir kez daha ceketi bana yaklaştırdı.
"Çek şu şeyi!" Bir kez daha koluna vurdum. "Ne yaptığını sanıyorsun?"
"Sana şunu giy dedim!"
"Asla!" diye haykırdım. Sertçe göğsünden itekledim. Bir adım gerilediği anda gözlerindeki öfkeye kendi öfkem eklendi. "Uzak dur benden!"
"Sana yardım etmeye ça-!"
"Bana yardım etme!" göğsünden bir kez daha itekledim. "Bana yaklaşma! Bana bakma!"
Hızla omzuma yapıştı her iki eli. Saniyeler içerisinde sırtım duvara yapışırken önüme kapanan koca bedeni ve duvar arasında sıkışıp kaldım. Ellerim göğsüne yapışıp onu kendimden uzaklaştırmaya çabaladım ama fayda etmedi. Gözlerim hissettiğim öfkeyle yanarken kalbim sızısıyla gözlerimi doldurdu.
Neden o kelimeyi ondan duyduğum andan beri bu kadar hassas hissetmek zorundayım?