Bom boşum. O kadar çok söz var ki hayatımda, onu yapamıyorsun, bunu beceremiyorsun. Belki ne olmam gerektiği söylenmiyor, ama yapacağım ödevi bile yapamayacak duruma getiren, ben daha başlamadan “ödevini yapmadın mı daha? Yatmayı bırak da ödevini yap, kitap oku!” cümleleri artık bir şey yapmak istemiyorum. Yurt dışında yaşıyorum diye hayat kolay sanıyorlar, halbuki ben hem vatandaşlık mücadelesi veriyorum, çünkü kimse benim kağıtlarımı kabul etmiyor, farklı eğitim sistemine ayak uydurmam gerek, bütün hayatım değişti ve yeni bir dil, kültür ve kurallara uymayı, çevre edinmeye çalışıyorum ama arkadaşlarım benim dil sınırımdan sadece okul arkadaş olarak kalıyor çünkü ben onların hayatlarına girebilecek kadar iyi bir dil ve kültüre sahip değilim. Irkçılığa, hatta kendim gibi yabancılar tarafından uğradığım tacizleri bile bana “deneyim” diye kakalıyorlar, ağlayıp sinir krizi geçirdiğim seksist öğretmen bile şikayet edilince başlarına bir şey gelmiyor, adalet burda bile her zaman bulunmuyor. Kalkıp bir şey yapmak istesem “o kadar çok şey arasında bunu mu seçtin?” Ya da “e ama nasıl olsa bırakırsın” demeleri sonucunda bırakıyorum ve bu beni daha da bunaltıyor. Dışarı çıkamıyorum, sosyal medyaya bu yaşımda bile erişimim yok, yani yapayalnız kalıyorum, ağır depresyon yaşıyorum ve ailem psikolojik sağlığa inanmadıkları için destek göremiyorum, ve beni “tembel” olarak görüyorlar. İleride ne yapacağıma gelince her ağızdan bir laf çıkıyor, ben karar verince sanki yarın o üniversitenin sınavına girecekmişim ya darlanıyorum ve bu bilgi herkese yayılıyor, karar değişince de aynı döngü tekrarlanıyor. Okulda parçalanıyorum, eve gelip dinlenmek istediğimde bir de ailem ben daha toparlanmamışken parçalamaya başlıyor yeniden. Ben, kim olduğumu anlamıyorum, ne yapacağımı, neleri sevmem gerektiğini bilmiyorum, neyin arkasında durmam gerektiğini bir kağıda yazmadan ve parmak uçlarımda kimseye patlamadan karar vermeyi başaramıyorum.
|18