Mrvdrlr

he said „i‘m yours“ before i even said „you‘re mine“

PlatoNyks

SYKE THAT'S THE WRONG NUMBER OOOOO

Mrvdrlr

bı snaıye 
Reply

PlatoNyks

@Mrvdrlr glwlglwfowkxlakz of ananem beni terk etti parkta tek başıma oturuyorum hayat çok zor
Reply

Mrvdrlr

@PlatoNyks ŞMDKLSJGKSDGNSJNGEKS
Reply

Mrvdrlr

:Yine defterimin başındayım, güzel bir şarkı açtım. Bu sözü okudum. İçim parçalandı sanki, ama bu acı vermiyordu. Bu değişik bir his veriyordu, üzüntü gibiydi ama değildi. Anlatamıyordum. Kalemi elime aldım, ellerim titreyerek bu güzel sözü defterime yazdım. Ardından müziğimi kapattım. Ve piyanomun başına geçip en sevdiğim şarkıyı çalmaya başladım. Çok güzeldi, tınısı mükemmeldi, kulağını okşuyordu sanki, bunu da anlayamıyordum. Çünkü bu şarkı anlatılamaz derecede güzeldi. sonra küçük lamba ışığımı kapatıp yatağıma geçtim, üzüntüsüydüm sanki biraz, bu şarkı ve söz birleşince beni çok etkilemişlerdi, ikisinin de mükemmel olmasının yanı sıra beni çok değişik hislere sürüklemişti. Yanımda biri olsa bana deli derdi herhalde, çünkü kimse bir yazı ve bir şarkıdan bu kadar etkilenmezdi
          

Mrvdrlr

Sessizlik trafiği, zihnimin kaldırımlarında ilerleyen ölülerin içindeki karşıdan karşıya geçme isteğini sinsice onaylayan ölümcül bir kazanın habercisiydi. Duvarın önüne oturmuştum; dışarıdan gelen sesleri, avucumdaki kırık bardağı duvara bastirip, kulağımı bardağın kırık ağzına yaslayarak dinliyordum.
          
          İçimde asla başlamayacağım bir yolculuğun heyecanını taşıyordum; içimde hiç yaşamamış bir kadının ruhunu saklıyordum; içimde biri göğsümün valizinin fermuarını açıp kapıyordu; içimde biri göğsümün valizinin fermuarını bozuyordu. Nevrotik bir baş ağrısı. Kafamın içinde taşıdığım
          ağırlığın kısa açılımıydı bu. Damanımın içini dolduran kanın yüzeyinde sırtüstü yatmış şekilde yüzen o kelimelerin cesetleri, benim zamanla susturduğum cümlelere aitti. Bir kadının hayalleri ölmeye başladığında, o kadın gerçeklere daha sıkı tutunmayı seçiyordu. Bir çocuğun hayalleri ölmeye başladığında ise, o çocuk gerçekleri hayali olarak görmeyi öğreniyordu.
          
          O nevrotik ağrı beynimin içinde kaygıdan sandalıyla yüzerken, avucuma doldurduğum o buz gibi suyu tekrar yüzüme çarptım. Tekrar, tekrar ve tekrar

PlatoNyks

https://www.instagram.com/reel/COpoH38gv_w/?utm_medium=copy_link hlelxşhşeclal Victoriy kickoff izleyecem baştan sanki..
          İyi geceler premzes

PlatoNyks

@Mrvdrlr GLSPZĞHPDXLSLDLSL
Reply

Mrvdrlr

@PlatoNyks 
            KOTA ASKIM DONUN ARANA KACMIS ONU SAAPİM DERKEN OLDU YANLISLIKLA OZUR DİLERM
Reply

Mrvdrlr

Kıyametimin içine doğmuştum. Başlangıcını bilmiyordum. Dünyaya geldiğimden beri içinde oluşumdan olsa gerek, kıyametimden uzakta da yaşayamıyordum. Huzuru ayaklarımın dibinde tutamıyordum.
          
          Ayaklarımın dibinde olduğunda bana iyi hissettirmiyor, uzakta bir noktada kalıyordu. Kalbimden içeri de giremiyordu çünkü çürük kapılardan koşarak kaçıyordu. Onu tutamıyordum. Elimden gelse bu çürük kalbi ben de tutmazdım bedenimde, onu nasıl tutabilirdim içinde hangi isimle?
          
          Kapılar artık kınık döküktü içimde bir yerlerde.
          
          Kibrit yakamıyordum. Kuşları sayamıyordum. Öyle ki düzgün düşünmek için nefes bile alamıyordum. Yalnız başıma, bütün bunlardan uzak kalmak istiyordum. Birkaç gün vermeleri mümkün değil miydi? Birkaç saat de yeterdi.

Mrvdrlr

Tanrı'nın kalbi böyle donmuş.
Reply

Mrvdrlr

Kuşların bile nefesleri kesilmişti. Saysam parmak sayımı geçemezlerdi.
            
            Bir kuş, iki kuş, üç kuş.
            
            Çürük bir kalp cennetteki bütün ırmakları kurutmuş. Kuşların kanatları solmuş. O günden sonra cennette güneş doğmaz olmuş. Tanrı'nın kalbi böyle donmuş.
Reply