"Kimse bir şey yapmadı. Arada bana geliyorlar." Anlatmak istemiyordu kimseye kabuslarını. Taylan, Ege, Berkin, Zeynep, Azra ve Mete biliyordu sadece. Onlar da bu ana denk geldiği için kendileri öğrenmişlerdi zaten. Gözleri yeniden dolacakken zorla gülümsedi.
"Gelmesinler o zaman. Biri bir şey yapıp da bana söylemiyorsan kırılırım. Kızım... sayılırsın sen." Ahsen gülümseyince Demir'in içi eriyip gitti. Bir mutluluğu görmek başkasına mutluluk verir miydi? Konu evlat olunca sanki karşısındaki koca kadın değil de küçük bir kız çocuğu gibiydi Demir'in gözünde. Ahsen gülünce içine bahar geliyor, çiçek açıyordu.
"Kusura bakmayın albayım ya. Şımarık çocuk gibi yanınızda saçma sapan bir şey yüzünden ağladım." gülüyordu şu an Ahsen.
"Kusura bakarım!" dediğinde gülmesi duran Ahsen, Demir'e döndü. "Şaka yapıyorum. Yanımda her zaman ağlamak istersen ağlayabilirsin. Tabii isteğim olmaması yönünde." dediğinde artık Demir de gülüyordu. Yeniden gülmeye başlayan Ahsen ile söyleyemediği o şeyi içinden söyledi Demir. 'Kızlar babalarına şımarır kızım, istediğin zaman bana şımarabilirsin.'