Neig_k

Yine,

Neig_k

üzgünüm.
Reply

Neig_k

Kendimden çok sevebileceğim biri olsun isterdim. Canımı hiç düşünmeden ona katabileceğim biri. 
          Bana hayatı sevdirecek biri olsun isterdim. Zorluklarla baş ederken yanımda olacak biri.
          Tek başıma yaşamaya çalıştım ama biliyorum ki bu yaşamak değil. Her şeyi içimde biriktiriyorum. Bu birikenler bir gün beni zehirleyecek. 
          Kendimi seviyor muyum?
          Galiba hayır. 
          Oysa ki birini sevebilmem için önce kendimi sevmem gerekmiyor mu? Ben kendimi gözden çıkarmışken nasıl seveceğim bu kötülük çuvalı ruhumu? 
          Daha kendimi koruyamıyorken nasıl saracağım onun yaralarını? Belki de devam etmeliyim bu ölümden farksız hayatıma.
          Birini sevsem bile onun kalbini kırmaktan başka ne işe yararım? Onu da kendimle beraber tüketmeye hakkım yokken hem de.
          

Neig_k

Yaşamak budur belki de.
Reply

Neig_k

Senin için yaşarım.
Reply

Neig_k

Kendimi korumak yerine sana kalkan olabilirim. 
Reply

Neig_k

İntihar kelimesinin daha küçücük yaştaki çocukların ağzında sakız olması kadar boktan bir şey yok. İntihar bu kadar basit bir şey olmamalı, olamaz zaten. Rica ediyorum aklı başında olan insanlar kendilerinden küçüklere bu konunun öyle basit olmadığını aşılasınlar. En ufak bir şeyde koşulacak şey intihar olmamalı. 

Neig_k

Bir bulut olmak isterdim. Üzüldüğümde ağlayabilmek, ağladığında hesap vermek zorunda olmamak. Aksine sıcak günlerde, üzülsem bile bazı insanları rahatlatmak isterdim. Bir bulut olmak isterdim, belki de öyleyim(?) Dışarıdan varlığı görünen ve yaklaştıkça kaybolan bir bulutum. Evet, ben bir bulutum. Sadece insanların gözlerini şenlendiren ama duygularını zerre etkileyemeyen. 

Neig_k

Artık biliyorum ki ben bulut değil bir fırtınayım. Gittiğim yeri bir enkaza çevirmek için varım. Oysa ki oraya sevilmek için gidiyorum. Onların iyiliği için gidiyorum. Daha doğrusu gidiyordum. Artık gidecek gücüm yok. İnsanların yardımına koşacak halim yok. Tek başına ölmeyi hakediyorum galiba. Öyle olsun istemiyorum.
            
            Artık gülüşlerim mutluluk saçmıyor. Neden alaylı ve küçümseyen bakışlarım var. Beni buna dönuştüren kim peki?
Reply

Neig_k

İki ya da üç yıl önce tam olarak bilmiyorum tarihi ama bir yazı yazmıştım. Kafam doluydu, ve patlayacak şekilde ağrıyordu. Yazdığım şeyleri bugün ki kafamla tekrar gözden geçirdim ; "Kafamın içinde bir adam var elinde balyoz. Bunalmış, darlanmış. Bu karanlık, uçsuz bucaksız yerden çıkmak istiyor. Balyozu her hareketimde beynime vuruyor. Tüm gücüyle vuruyor. Ve çıkmak istiyor beynimden." Ve bir başka dikkatimi  çeken cümleler ise şuydu; " Dağınık bir insanım,  neyi nereye koyduğumu pek önemsemem. Ve bu yazıyı yazdıktan sonra eminim ki bir köşeye atacağım. Olurda haftalar aylar belki de yıllar sonra bu kağıt elime geçerse, bilin ki bulunduğum hayattan sıkılmış, bunalmışımdır. Beynim dolmuştur ve bir nebze olsun onu boşaltmak için odamı toplamaya kalkmışımdır. Evet ben bu kağıdı yıllar sonra buldum, hayattan ümidini kesmiş, dolmuş bir insanım. Patlamaya hazır bir valkon gibiyim.
          Yoruldum.

BrokenVodka_

@ Neig_k  +1 
Reply