İnsan bazen uzun uzun yazmak ister bazende uzun uzun susmak . Bazen bülbül, bazen sesiz bir gece . Fütürsuzca yaşar insan önüm arkam demeden. Sonra takılı verir bir taşa tepe takla olur hayatı . Bir fidanın birden boy atması gibi büyüyü verir . Sonra ya dolu vurur ya fırtına . Sebepsizce ezer geçerler . O her defasında inatla büyür. İşte böyledir insan . Üç günlük ömrü olduğunu bilse de kelebek misalidir , daldan dala uçmaktan bu cihanda ki lezzetleri almaya çalışmaktan vazgeçmez . Beni sorarsanız,bedeni gencecik yirmilerinde hayatın dumuruna uğramış biriyim yem yeşil bir çiçek bahçesiyim içimdeki beni yiyip bitiren haşerelere inat . Her geçen gün solmaya inat. Bir bir dökülen papatyalarıma, güllerime , menekşelerime , sümbüllerime inat... Aynaya baktığımda bir ben var benden öte . Kusursuz gösteren aynalar olmuş bana inat . Ruhumu gösteriyorlar herkese inat . Bir aslanın ceylanı yakaladığında gözlerinde gördüğü korku misali yakalar beni aynalar ...