Idea 22
Kaçıyorum deli gibi . Yüreğim o kadar huzursuz ki ... Bir kelime bile firar etmiyor hapisten . Oysa onlar değil miydi benim duvarlarımı yerle bir eden ? Değil miydi utancımdan suskunluğa gömen ? Yürüyor yollarda ; ağaçlara, kuşlara , gökyüzüne hatta yerdeki karıncalara bakıyorum ve diyorum ki o kadar da kötü değil yalnızlık ya da doğayla olmak . Beni yargılamıyor ağaçlar . Onlar öyle sevecen ki hep ânı yaşıyorlar ve seni de kabul ediyorlar . Karıncalar mesela hiç küçümsemedi beni . Belki de insanların yaptıklarına karşın daha anlayışlılar ve anlıyorlar küçük görülmenin ne demek olduğunu . Ama özellikle sevdiğim yağmurdur benim . Kimse onun kadar güzel sarılamaz bana . İçten , anlayışlı ve kabul eden ... Bazen onu gördüğüm gibi sarılmak istiyorum ama her zaman ki gibi insanlar herhalde beni görseler deli derler . O zamanlarda ellerimi uzatıyorum ona . İlk üşüyor ama sonra ısınıveriyorum . Onu da elimden alıyor insanlar . Artık korkudan gelmez oldu . Gözlüyor gözlerim onu ve adım seslerini bekliyor uykuda olsam bile ruhum ve bedenim . Hiç üzmediler beni . Belki ben üzmüşümdür onları ,insanım ya tabi !
Deli saçması değildir yazdığım onca şey . Aklımdaki bir nakarat gibidir ya da yüreğimden kopup gelen duygulardır . Sanat olmadan yaşayamamak benim ki . Yazmazsam sonum gibi . Dökülmezse dudaklarımdan bir kaç kelime ya da en azından bir balerin gibi dönüp çocuklar kadar neşeyle sallanmazsam ne yapabilirim mutsuzluğumla. Herkesin savaşı bir başka aynı savaşı bitiren silahın herkes için benzersiz olması gibi .