Ruhun kalıntılarıyla mühürlenmiş gecenin karanlığında süzülen bir fısıltı susturulamaz gibi gelir saf fâniye ilk görüşte.
Sanmam kapalı kalplerin dünyasında dinlenir acı gerçekler.
Ümitle tüm gücünü fısıltısına harcayan bitik ruh kim bilir şimdi nerelerde ve de ne hâlde?
Sakındığı destek nelere mâl olacak görecek boyun eğen günü geldiğinde.
Bildiğini görmeyen, sevdiğini sarmayan ve yarınlarını düşünmeyen bir toplum, sence de yıkılmaz mı yarınları görmeden?