@SeherYeli88 Sonunda alışıyorum galiba... Yokluğuna değil de, yokluğunla yaşamaya. Eskisi gibi her saniye canım yanmıyor belki ama her nefes alışımda göğsümün ortasında o soğuk boşluğu hissediyorum. İnsan her şeye alışırmış, ben de bu ıssızlığa alıştım. Sesinin eksikliğine, boş kalan sandalyeye, o hiç gelmeyecek olan cevaplara alıştırdım kendimi.
Ama bir yanım var ki, hala o ilk günkü gibi taze bir yarayla fısıldıyor: 'Keşke hiç gitmeseydin...'
Keşke bu kadar erken veda etmeseydik, keşke anlatacaklarım yarım, soracaklarım cevapsız kalmasaydı. Şimdi hayat devam ediyor, ben de akıntıya bıraktım kendimi. Gülüyorum, konuşuyorum, yaşıyorum... Ama hepsinin başında bir 'eksiklik' var. Alışmak bir zafer değilmiş, alışmak aslında vazgeçmek zorunda kalmakmış. Ben senden değil, seninle olan o güzel ihtimallerden vazgeçmek zorunda kaldım. Yine de bil ki, bu alışmışlığın içinde bile kalbimde hep o gelmeyeceğin yolların izi kalacak.