"Doğrudur insan sevdiğinin de onu sevmesini ister ama değil mi? Pars ben seni sevmiyorum buna nasıl katlanıyorsun belki de sen de beni sevmiyorsun sadece Göktuğ'un mutlu olmasını istemiyorsundur ha?" Bunu dedikten sonra Pars'ın gözleri kısıldı, dişlerini sıktığını bile hissettim gözlerinden alev bile çıkarabilirdi. "Neden buradasın o zaman Gökçe?" Doğru söylüyordu Pars'ın yüzüne baktım. "Haklısın." der gibi ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledi ve yanındaki adama bir şeyler söyledi sonra da kafasını bana çevirdi. "Belki de o çok sevdiğin adamın seni hiç sevmediğini anladığın içindir Gökçe." diyerek gülmüştü.
Hikayeden ufak bir alıntı rahatsız ettiysem özür dilerim ben çok severek okuyorum sizin de okumanızı tavsiye ederim ;)
https://www.wattpad.com/story/276252718?utm_source=android&utm_medium=link&utm_content=story_info&wp_page=story_details_button&wp_uname=guzzyagmuruu
Hikayelerinizi düşük maliyetle İngilizce'ye çevirip ücretli çevirmenlik hizmetleri sunuyorum. Detaylı bilgi ve kaliteli hizmet için benimle iletişime geçebilirsiniz!
"Sana sürprizlerimiz daha bitmedi bekle." Ne diyordu bu? Yanımıza gelen adam biz konuşurken bir şeyler yapıyordu Güneş bana bir gülüş atıp kapıya doğru yürüdü. Adam biz konuşurken kapıya ip çekip karşıma bir silah koymuştu namlunun ucu bana dönüktü kapıya bağladıktan sonra dışarı çıktılar. "Öleceksin Gökçe Özdemir kapıyı kim açarsa öleceksin belki de Göktuğ açar ha ne dersin?" Kapıyı kapattılar korkmuştum.
Ufak bir alıntı rahatsız ettiysem özür dilerim ben çok severek okuyorum sizin de okumanızı tavsiye ederim ;)
https://www.wattpad.com/story/276252718?utm_source=android&utm_medium=link&utm_content=story_info&wp_page=story_details_button&wp_uname=guzzyagmuruu