SiYahhKelebEkk1

Part3 
          	
          	Kendimi ve kalbimi sakinleştirmeye çalışarak derin bir nefes aldığımda maddelerin yazılı olduğu ilk kağıdı kenara çekip adımı ilk gördüğüm yere, imzamı fütursuzca attım. Boşanma dilekçesine geçerken bu defa Mira Yıldıran isminin altına imzamı atmıştım ama imzam ilk defa bana bile yabancı gelmişti.
          	
          	Kalemi kenara bırakıp zihnimdeki sesleri susturmaya çalıştığımda, daha az acısız olması için yalvarıyordum. Her seferinde kurbanlık koyun gibi kendimi bu insanların içinde buluyor, Aras'ın benimle tenezzül edip konuşmamış olmasının sinirini üstümde taşıyordum.
          	
          	Gözleri üzerimden ayrılmadı. Kırgınlığımı mı gördü yoksa zaferini mi kutladı bilmiyordum ama yüzünde farklı bir ifade oluştu. Ona aldırmadım. 
          	
          	Kimseye aldırmadım. Sükûnetin çılgınlığını yaşıyordum.
          	
          	Sakince çıldırıyordum.
          	
          	Oturduğum geniş sandalyeyi bacaklarımla itip
          	yerimden aheste bir tavırla kalktım.Kalçamı hafifçe çıkartıp masadaki kağıtlara eğilip uzandım ve gözlerinin içine baka baka kağıdı onun önüne doğru uzattım. Bir an önce buradan gitmeliydim. 
          	
          	"Mira..." Diye mırıldandı.Dudakları uzun süren sessiz savaşımızın ardından aralandığında yine keyiften uzak bir gülümseme yayıldı yüzüme.  İskeletimi dikleştirdim ve onun ismimi zikretmesine karşılık verdim.
          	
          	"Mutluluklar... Yıldıran." Bundan sonra hiçbir şey aynı olmayacaktı.
          	
          	
          	Kelebeklerimm söz verdiğim gibi 20.bölüm alıntısı :) Duyurudaki kelime sınırından dolayı 3 part halinde yayınlandı. Yakında bölümün tamamı gelecek sizleri seviyorum :*
          	-Büş

syline129

@SiYahhKelebEkk1 Mirayı güçlü gördükçe ağlayasım geliyo :')
Reply

SiYahhKelebEkk1

Part3 
          
          Kendimi ve kalbimi sakinleştirmeye çalışarak derin bir nefes aldığımda maddelerin yazılı olduğu ilk kağıdı kenara çekip adımı ilk gördüğüm yere, imzamı fütursuzca attım. Boşanma dilekçesine geçerken bu defa Mira Yıldıran isminin altına imzamı atmıştım ama imzam ilk defa bana bile yabancı gelmişti.
          
          Kalemi kenara bırakıp zihnimdeki sesleri susturmaya çalıştığımda, daha az acısız olması için yalvarıyordum. Her seferinde kurbanlık koyun gibi kendimi bu insanların içinde buluyor, Aras'ın benimle tenezzül edip konuşmamış olmasının sinirini üstümde taşıyordum.
          
          Gözleri üzerimden ayrılmadı. Kırgınlığımı mı gördü yoksa zaferini mi kutladı bilmiyordum ama yüzünde farklı bir ifade oluştu. Ona aldırmadım. 
          
          Kimseye aldırmadım. Sükûnetin çılgınlığını yaşıyordum.
          
          Sakince çıldırıyordum.
          
          Oturduğum geniş sandalyeyi bacaklarımla itip
          yerimden aheste bir tavırla kalktım.Kalçamı hafifçe çıkartıp masadaki kağıtlara eğilip uzandım ve gözlerinin içine baka baka kağıdı onun önüne doğru uzattım. Bir an önce buradan gitmeliydim. 
          
          "Mira..." Diye mırıldandı.Dudakları uzun süren sessiz savaşımızın ardından aralandığında yine keyiften uzak bir gülümseme yayıldı yüzüme.  İskeletimi dikleştirdim ve onun ismimi zikretmesine karşılık verdim.
          
          "Mutluluklar... Yıldıran." Bundan sonra hiçbir şey aynı olmayacaktı.
          
          
          Kelebeklerimm söz verdiğim gibi 20.bölüm alıntısı :) Duyurudaki kelime sınırından dolayı 3 part halinde yayınlandı. Yakında bölümün tamamı gelecek sizleri seviyorum :*
          -Büş

syline129

@SiYahhKelebEkk1 Mirayı güçlü gördükçe ağlayasım geliyo :')
Reply

SiYahhKelebEkk1

Part2
          
          "Nişanımızı bu hafta içinde ilan edeceğiz, özlük haklarının hepsi korunacak. Hayatında değişen tek şey soyadın olacak. Diğer her şey önündeki kağıtta yazıyor zaten merak edersen okuyabilirsin." Bu defa konuşan Aras'tı. İfadesiz sesiyle sarf ettiği her cümle tüylerimi tekrar ürpertiyordu. 
          
          "Kaç ay evli kalacağız?" Diye sordum ifadesiz bir sesle. Bir,iki,üç,dört...yıl? seçenklerimizin sınırı hiçbir zaman yok ki Mira...Ne zaman oldu? 
          
          Hiçbir zaman.
          
          "Bize istediğimizi ne zaman verirsen o zamana kadar" dedi Yaşar bey. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldığımda içimde harlanan bir ateş vardı. Olması gerekenden fazlaca duygusal olan tarafım, tüm sert duruşumu bana düşman gibi eritiyor ve kalbimin acımasına sebep oluyordu.
          
          Aras'ın gözlerine inanamıyormuş gibi, derin bir hayal kırıklığı içinde baktım. Kalbime karşı nasıl bu kadar acımasız olabiliyordu? Gözlerimin yavaş yavaş dolduğunu hissederken buna engel olmak ve daha fazla uzamaması adına dudaklarımı birbirine bastırdım.
          
          İmzalayacaktım. Şimdi de nikah masasında da.
          Sen evlenmeyi ne zannediyorsun? Onun soyadını aldığın an onun olacaksın Mira.."
          
          Kendi hayatımı kaybedeli,uzun zaman olmamış mıydı zaten?
          Başka hiçbir şey söylemedim. İtiraz etsem, boşa çıkacaktı. Artık kafama bir silahın daha dayanmasını kaldıramayacak haldeydim. Bu masada benim ve karalayacağım basit bir şeklin hiçbir önemi yoktu, figürdüm. Kendi hayatımda bir figürdüm. 
          Masadaki herkes pür dikkat sakinliğimi izliyordu. Bedenimden aşağıya doğru hareket eden hisler beni parçalara ayırsa da aheste aheste uzun parmaklarımla önüme koyulan kalemi aldım, demir kapağını gövdesinden ayırdım. Ne yazan kalabalık maddeleri okudum ne de boşanma dilekçesinde ki soyadımı umursadım. 
          
          (Part 3'e geçiniz :))

SiYahhKelebEkk1

20.Bölüm alıntısı/part1
          
          "Evlilik sözleşmesinde tüm hakların mevcut Mira, istersen ekleme ve çıkarma yapabiliriz." Bu defa konuşan Poyraz olmuştu. Avukat cübbesini giyinmiş ve karşıma oturmuş gibiydi ve komik bir şekilde bana haklarımdan bahsediyordu.
          
          Haklar.
          
          Uzun zaman önce kaybetmiştim.
          
          Sinirlerime hakim olamayarak güldüm. Melodik bir hal alan kahkaham sessiz odada yankılanırken Yaşar bey prosunun ucunu ateşledi.
          
          Demir'in gözleri ise yüzümü santim santim inceliyordu.
          
          Gülmemi zorlukla bastırdım ve başımı Poyraz'a çevirdim. "Haklarım..." Diye konuştum alayla.
          
          "Hangi haklarım Poyrazcım? " Gülüyordum,adeta alay ediyordum.Tıpkı onların benim aklımla alay ettiği gibi. Fakat içimde bir mahkeme kuruluyordu. Canım yanıyordu ama belli etmemeliydim.
          
          " Mesela,imza atmama hakkımın normalde olması lazım değil mi?" Dedim kendimi toplayarak. Gözlerimi hepsinin üzerinde teker teker gezdirip onay istercesine baktım.
          
          Tepki yoktu.
          
          Ardından Poyraz'a dönüp sırıttım. "Ama yok " Poyraz gözlerini kaçırıp susmayı seçtiğinde gözlerim Aras'a döndü.
          
          "Buralara kadar gelmemize hiç gerek yoktu müstakbel kocacığım, sabah işe giderken çekmecenin üzerine de bırakabilirdin belgeleri.." kendini küçük duruma düşürme.
          
          Alay ediyordum. Cesaretim beni dumura uğratıyordu ama bu saçma sapan tiyatro oyununa artık tahammül edemiyordum. Karşıma dikilenler,tüm bu insanlar benliğim, yabancı olduğum tüm duygular ve ezberlediğim her şeyden, Arastan...bıkmıştım.
          
          Sözcüklerimle Aras'a beni ne kadar aşağıladığını göstermeye çalışmıştım. Ama onun yüzü ifadesizdi. Benim aksime, çünkü benim yüzümde tahrik edici bir gülümseme vardı. Aras bana aldırmadı. "Haberi bizimle aldın işte,ne güzel?" Kaan ortamı yumuşatmak için gülümseyerek konuşmaya çalışmıştı ama ona hiçte nazik olmayan bir bakış attığımda dudaklarını birbirine bastırıp sustu.
          
          (devamı diğer duyuruda)

syline129

@SiYahhKelebEkk1  geldim hemen koştumm Büşüm
Reply

SiYahhKelebEkk1

Herkese selaaamm umarım çok güzel günler geçiriyorsunuzdur ☀️ uzun zamandır yazmıyordum ama yine de sizden çok fazla mesaj aldım.. Beni her daim destekleyen sevgili okurlarımın hepsine bollccaaa sevgi yolluyorum :)  size çok güzel haberlerim var.. Güzel upuzun bir bölüm yazdım son dokunuşlarını yapıyorum:) kavuşmamıza çok az kaldı...
          
          Ee o zaman Leyl'de kalın hoşça kalın :)))
          
          -Siyahkelebek

SiYahhKelebEkk1

@syline129 duyurusunu yaptımmm
Reply

Turkan881

Zemheri çok güzel bir kitap 31 bölüm finalmi sayılıyor Mart 27.20222 

Turkan881

@SiYahhKelebEkk1 rica ederim merakla bekliyorum ❤️
Reply

SiYahhKelebEkk1

@ Turkan881  hayır canım düzenlemeye alındı. 31.bölüm henüz okumayanlar içindir  bu arada kitabı arkadaşlarına da tavsiye edersen çok memnun olurum ❤️ güzel görüşlerin için çok teşekkür ederim 
Reply

SiYahhKelebEkk1

Özgürlük için kozasını yırtıp dışarı çıkan kelebeğin, önce özgürlük uğruna kanatları tutuştu.Alevler acımasız bir yangını inşa ederken kelebeğin ruhu o alevin ruhuyla sevişti.
          Kelebeğin kanatları kül olduğunda ise aşkın acısı yok oluşun hırçınlığı ile harmanlandı. 
          Kelebeğin külleri,bir kuyuya hapsedildi.Bu kuyuya da kül kuyusu denildi.
          
          Kül kuyusu/siyahhkelebek

syline129

Son kitap kapaklarını kim yaptı büş? Bir arkadaşım soruyor ihtiyacı varmış ta

syline129

Anladım yazarım teşekkür ederim
Reply

SiYahhKelebEkk1

@syline129 Canım kitap kapakları bana ait birine yaptırmadım (:
Reply