Sinem_diamond

KURABİYE HIRSIZI 
          	
          	Bir gece kadının biri bekliyordu havaalanında, Daha epeyce zaman vardı, uçağın kalkmasına. 
          	Havaalanındaki dükkandan bir kitap ve bir paket kurabiye alıp, buldu kendisine oturacak bir yer. 
          	
          	Kendisini kitabına öyle kaptırmıştı ki, yine de Yanında oturan adamın olabildiğince cüretkar bir şekilde Aralarında duran paketten birer birer kurabiye Aldığını gördü, ne kadar görmezden gelse de. 
          	
          	Bir taraftan kitabını okuyup, bir taraftan kurabiyesini yerken, 
          	Gözü saatteydi, "kurabiye hırsızı"yavaş yavaş Tüketirken kurabiyelerini. 
          	Kulağı saatin tik tak larındaydı ama yine de engelleyemiyordu tik tak lar sinirlenmesini. 
          	Düşünüyordu kendi kendine, "Kibar bir insan olmasaydım, morartırdım şu adamın gözlerini!" 
          	
          	Her kurabiyeye uzandığında, adam da uzatıyordu elini. 
          	Sonunda pakette tek bir kurabiye kalınca 
          	"Bakalım şimdi ne yapacak?" dedi kendi kendine. 
          	Adam, yüzünde asabi bir gülümsemeyle 
          	Uzandı son kurabiyeye ve böldü kurabiyeyi ikiye. 
          	Yarısını kurabiyenin atarken ağzına, verdi diğer yarıyı kadına. 
          	
          	Kadın kapar gibi aldı kurabiyeyi adamın elinden ve 
          	"Aman Allahım, ne cüretkar ve ne kaba bir adam, 
          	Üstelik bir teşekkür bile etmiyor!" 
          	Anımsamıyordu bu kadar sinirlendiğini hayatında, 
          	
          	Uçağının kalkacağı anons edilince bir iç çekti rahatlamayla. 
          	Topladı eşyalarını ve yürüdü çıkış kapısına, 
          	Dönüp bakmadı bile "kurabiye hırsızı" na. 
          	Uçağa bindi ve oturdu rahat koltuğuna, 
          	Sonra uzandı, bitmek üzere olan kitabına. 
          	
          	Çantasına elini uzatınca, gözleri açıldı şaşkınlıkla. 
          	Duruyordu gözlerinin önünde bir paket kurabiye! 
          	Çaresizlik içinde inledi, "Bunlar benim kurabiyelerimse eğer; 
          	Ötekiler de onundu ve paylaştı benimle her bir kurabiyesini!" 
          	Özür dilemek için çok geç kaldığını anladı üzüntüyle, 
          	Kaba ve cüretkar olan,"kurabiye hırsızı"kendisiydi işte.

Sinem_diamond

KURABİYE HIRSIZI 
          
          Bir gece kadının biri bekliyordu havaalanında, Daha epeyce zaman vardı, uçağın kalkmasına. 
          Havaalanındaki dükkandan bir kitap ve bir paket kurabiye alıp, buldu kendisine oturacak bir yer. 
          
          Kendisini kitabına öyle kaptırmıştı ki, yine de Yanında oturan adamın olabildiğince cüretkar bir şekilde Aralarında duran paketten birer birer kurabiye Aldığını gördü, ne kadar görmezden gelse de. 
          
          Bir taraftan kitabını okuyup, bir taraftan kurabiyesini yerken, 
          Gözü saatteydi, "kurabiye hırsızı"yavaş yavaş Tüketirken kurabiyelerini. 
          Kulağı saatin tik tak larındaydı ama yine de engelleyemiyordu tik tak lar sinirlenmesini. 
          Düşünüyordu kendi kendine, "Kibar bir insan olmasaydım, morartırdım şu adamın gözlerini!" 
          
          Her kurabiyeye uzandığında, adam da uzatıyordu elini. 
          Sonunda pakette tek bir kurabiye kalınca 
          "Bakalım şimdi ne yapacak?" dedi kendi kendine. 
          Adam, yüzünde asabi bir gülümsemeyle 
          Uzandı son kurabiyeye ve böldü kurabiyeyi ikiye. 
          Yarısını kurabiyenin atarken ağzına, verdi diğer yarıyı kadına. 
          
          Kadın kapar gibi aldı kurabiyeyi adamın elinden ve 
          "Aman Allahım, ne cüretkar ve ne kaba bir adam, 
          Üstelik bir teşekkür bile etmiyor!" 
          Anımsamıyordu bu kadar sinirlendiğini hayatında, 
          
          Uçağının kalkacağı anons edilince bir iç çekti rahatlamayla. 
          Topladı eşyalarını ve yürüdü çıkış kapısına, 
          Dönüp bakmadı bile "kurabiye hırsızı" na. 
          Uçağa bindi ve oturdu rahat koltuğuna, 
          Sonra uzandı, bitmek üzere olan kitabına. 
          
          Çantasına elini uzatınca, gözleri açıldı şaşkınlıkla. 
          Duruyordu gözlerinin önünde bir paket kurabiye! 
          Çaresizlik içinde inledi, "Bunlar benim kurabiyelerimse eğer; 
          Ötekiler de onundu ve paylaştı benimle her bir kurabiyesini!" 
          Özür dilemek için çok geç kaldığını anladı üzüntüyle, 
          Kaba ve cüretkar olan,"kurabiye hırsızı"kendisiydi işte.

Sinem_diamond

Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri sorar:
          "Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?"
          Doktor, "Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz. Bir kaşık, bir fincan, ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz. Siz ne yapardınız?", der.
          Adam, "Ooo! Anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova, kaşık ve fincandan büyük."
          "Hayır," der doktor, "normal bir insan küvetin tıpasını çeker."
          Ders: Akıl, sadece bize sunulanlar dışında çözüm bulmaktır.

Sinem_diamond

Hintli  bir adam suda bata çıka ilerlemeye çalışırken yanına bir akrep gelir. Onu kurtarmaya karar verir ve parmağını akrebe uzatır ama akrep onu sokar. Hintli tekrar akrebi sudan kurtarmaya çalışır ama akrep onu tekrar sokar.
          
          Yakınlarındaki başka biri ona, sürekli onu sokmaya çalışan akrebi kurtarmaya çalışmaktan vazgeçmesini söyler. Ama Hintli adam şöyle der:
          
          Sokmak akrebin doğasında vardır. Benim doğamda ise sevmek var. Neden sokmak akrebin doğasında var diye kendi doğamda olan sevmekten vazgeçeyim...