"Yeter Saye! Uyan artık! Kendine gel. Sen eli kolu olan, damarlarında kan akan sıradan bir fanisin, doğa üstü bir yaratık değil. Ölürsün, canın yanar, incinirsin. Sen insansın. Yaralanmanın da canının yanmasının da yanlış bir tarafı yok. Bu seni aciz ya da zayıf yapmaz. Sadece insan yapar. Sor bakalım o ihtiyara Susan ya da Münevver öldüğünde ne hissetmiş. Canı ne kadar yanmış, kendini tekrar bulmak için kaç litre alkol almak zorunda kalmış. Sor Saye. Bir insan kucağında küçücük bebeğiyle kaldığında nasıl ciğerleri sökülürcesine ağlarmış sana o sen yenilmezsin masalını anlatan dedene sor.” Ayaz yüzü öfkeden kıpkırmızı olmuş bir halde ona baktı. “Bu dedemin sana anlattığı bir Peri Masalı, Saye. Daha fazlası değil. İncindiğini görmek istemiyorum.”
----
Aşkta ve Savaşta 8. bölümden ufak bi kuple. Çarşamba akşamı saat 8'de görüşmek üzere :)