Tıkanıp kaldım. Ne yaptığımı ve yapacağımı bilmiyorum. Başımın ağrısı katlanılmaz bir hale geldi. Nereden geldiğini bilmediğim bir huzursuzluk dalgası tüm benliğimi etkisi altına aldı. Ölüm korkutucu ama yaşamak da acı verici, gelecek ise umut karşıtı. Tüm bu kalabalığın içinden tek başıma yürüyerek geçiyorum. Sevdiğim çiçeklerin her biri elimde soluyor yavaş yavaş. İnanmak istemiyorum çiçeklerimin solma nedenine. Sadece arkası boş kıskançlıklar olmasını diliyorum ki böylelikle çiçeklerim bir süre daha benimle yaşayabilsin. Korkutucu aynalar ve kameralar hayatımı bana zehir ediyor, kendimden nefret etmeme sebebiyet veriyorlar. Sevdiklerimin bana bakan gülen yüzü gözlerimi dolduruyor. Kimi gerçekten seviyorum, kimi gerçekten sevebilirim; kim beni gerçekten seviyor, kim beni gerçekten sevebilir? Kime gerçekten güveniyorum, kime gerçekten güvenebilirim; kim bana gerçekten güveniyor, kim bana gerçekten güvenebilir?