Ubeyd_

          	
          	"EN"LERİM"
          	
          	Konu başlığını biraz açacak olursak edineceğim konu daha açıklığa kavuşmuş olacaktır sanırım..
          	
          	Herkesin 
          	EN SEVDİĞİ
          	EN NEFRET ETTİĞİ
          	EN ÖNEMSEDİĞİ
          	EN KORKTUĞU 
          	EN VAZGEÇİLMEZ'leri vardır.
          	"Öncelikleri" yani..
          	
          	Ne diyordu Allah Rasulu;
          	-Olmadı Ya Ömer! Nefsimden ziyade sevmedikçe olmaz diyordu..
          	Kabul etmiyordu Allah Rasulu Hz. Ömer'in sevgisini.. Taaki "En" olana dek..
          	Bunu tefekkür etmek gerek.
          	
          	Bugün ikrar da "En"lerimiz Kur'an ve Sünnet ise bile fiillerimiz ne düzeyde düşündük mü hiç?
          	
          	Aldığın bir ilimle, aldığın bir miktar paraya aynı sevinci gösterebiliyormusun?
          	
          	Kaybettiğin takvan ile kaybettiğin maddiyata aynı üzüntüyü gösterebiliyormusun?
          	Günahı işleme cesaretine sahipken patronun ihdas ettiği kanunları çiğneme cesaretine sahip olabiliyormusun?
          	
          	Uğrunda kim için ne fedakarlıklar yaparken seni yaratanın ve yarında hesaba çekecek olan Rabbin için canını feda edebilirmisin.. Ki "En" olabilmesi için bir farkla önde/üstte olması gerek zaten..
          	Örnekleri çoğaltabiliriz..
          	
          	Demek istediğim;
          	iddiamız ile fiillerimiz mutabık olmalı, çelişmemeli ki biz de atamız İBRAHİM Aleyhisselamın milletinden, Muhammed Aleyhisselamın ümmetindeniz diyebilelim..
          	
          	Konuyla ilgi ayetleri, hadisleride ekleyebilirdim. Ancak 14asır öncesine hapsediilmiş ve bugüne taşınmamış bu dargörüşlü dini-darlar anlayamıyor ne yazık ki..
          	Bu yüzden zaman zaman farklı bir yaklaşımla aynı hakikatleri anlatabiliriz inşallah..
          	
          	

Vuslat_Cennete

@ UbeydBinIslam  ماشاالله جميل جد 
          	  Fazla anlamlı ve cok başarılı bir anlatım!
Reply

Ubeyd_

tmm inşaallah 
Reply

Ubeyd_

          
          "EN"LERİM"
          
          Konu başlığını biraz açacak olursak edineceğim konu daha açıklığa kavuşmuş olacaktır sanırım..
          
          Herkesin 
          EN SEVDİĞİ
          EN NEFRET ETTİĞİ
          EN ÖNEMSEDİĞİ
          EN KORKTUĞU 
          EN VAZGEÇİLMEZ'leri vardır.
          "Öncelikleri" yani..
          
          Ne diyordu Allah Rasulu;
          -Olmadı Ya Ömer! Nefsimden ziyade sevmedikçe olmaz diyordu..
          Kabul etmiyordu Allah Rasulu Hz. Ömer'in sevgisini.. Taaki "En" olana dek..
          Bunu tefekkür etmek gerek.
          
          Bugün ikrar da "En"lerimiz Kur'an ve Sünnet ise bile fiillerimiz ne düzeyde düşündük mü hiç?
          
          Aldığın bir ilimle, aldığın bir miktar paraya aynı sevinci gösterebiliyormusun?
          
          Kaybettiğin takvan ile kaybettiğin maddiyata aynı üzüntüyü gösterebiliyormusun?
          Günahı işleme cesaretine sahipken patronun ihdas ettiği kanunları çiğneme cesaretine sahip olabiliyormusun?
          
          Uğrunda kim için ne fedakarlıklar yaparken seni yaratanın ve yarında hesaba çekecek olan Rabbin için canını feda edebilirmisin.. Ki "En" olabilmesi için bir farkla önde/üstte olması gerek zaten..
          Örnekleri çoğaltabiliriz..
          
          Demek istediğim;
          iddiamız ile fiillerimiz mutabık olmalı, çelişmemeli ki biz de atamız İBRAHİM Aleyhisselamın milletinden, Muhammed Aleyhisselamın ümmetindeniz diyebilelim..
          
          Konuyla ilgi ayetleri, hadisleride ekleyebilirdim. Ancak 14asır öncesine hapsediilmiş ve bugüne taşınmamış bu dargörüşlü dini-darlar anlayamıyor ne yazık ki..
          Bu yüzden zaman zaman farklı bir yaklaşımla aynı hakikatleri anlatabiliriz inşallah..
          
          

Vuslat_Cennete

@ UbeydBinIslam  ماشاالله جميل جد 
            Fazla anlamlı ve cok başarılı bir anlatım!
Reply

Ubeyd_

tmm inşaallah 
Reply

Ubeyd_

İnsan Allah'ın kendisine bağışladığı enerjileri yanlış yerlerde harcarsa emeğini ve zamanını boşuna tüketmiş olur.
          
          Allah'a hakkıyla inanmayan, ayetlerini umursamayan halinde ısrar eden dünya hayatının ötesinde başka bir amaç gözetmeyen  şaşkın insan yığınları  Karakterini kişiliğini sorgulamalıdır..Çünkü bu şaşkınlar bu sakat zihniyeti sürdürdükçe gerçekten uzak kalırlar, onu kavrayamazlar, dünya hayatının kalın surları içinde tutsak kalırlar.
          
          Allah'a ve ahirete inanma meselesi, son derece büyük bir meseledir, insan hayatının en temel meselesidir. Yeme, içme, giyinme ihtiyaçlarından daha öncelikli bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyaç ya karşılanır, o zaman insan gerçekten "insan" olur, ya karşılanmaz, o zaman da bu iki ayaklı canlı bildiğimiz hayvanlardan biri olur.

Ubeyd_

"PSİKOLOĞA DEĞİL, İMAN'A GELİN.."
          
          Pozitiflik pozitiflik diye telkinde bulunur hep entellektüel tipler..
          Sanki çok kolaymış gibi..
          
          İnsanın birşeyi yapabilmesi için ilk önce ona inanması gerek(herne olursa olsun)..
          
          Hayatının temelinde sürekli eleştirilmiş veya aşşağılanmış, söz hakkı tanınmamış birine bunu aşılıyamazsın!!
          Yıllarını almış, oturmuş bir kimliği değiştiremezsin bir iki felsefî tanımlarla..
          
          Çünkü her ne olursa olsun onun ilk önce fıtrata uygunluğu önem açısından ilk adımdır..
          
          Fıtrat deyince de akla ilk gelen hiç şüphesiz "İSLAM"dır..
          Yanlız ikrar edilen İslamîlikten bahsetmiyorum.
          
          Allah'a hakkıyla iman etmiş ve imanı kemâle ermiş için dünyevî "endişe" yoktur!!
          
          Öylesine güzel/pozitif düşünür ki o mü'min..
          Rızkını sebebler yönüyle taksim edenin yaratıcısı rızıksız bırakmaz onu. Der ki; "Beni yaratan sahibim ya rızkımı taksim eder yada rızkım son bulmuştur ruhumu kabzeder"..
          
          Endişeli bir olayla karşılaitığında yine der ki; "Şüphesiz benim başıma Allah'ın takdir ettiğinden bir başkası gelmez!! O'ndan gelen sebebimdir benim. Ya cennetime sebep olur, yada (hafizenallah) kayıbıma"..
          
          Doğduğunda seninle olmayan, öldüğünde de seninle olmayacak hiçbir dert için ne eşinizi nede kendinizi üzmenize, negatifleşmenize gerek yok!!
          
          Emin olun ki ve vallahi imanınız oranında poziftifleşirsiniz..
          
          İMAN, PİSKOLOJİK BİR TERAPİDİR(oranına göre)..
          O yüzden Piskoloğa değil İman'a gelin
          
          (fecrin doğuşu)