Umutsuz hasta'dan tüm imkansızlıklara selam olsun.
Hasta ruhumu dolu dolu yazmaya gerek yok. Bir kaç ıvır zıvır yeter sanırım. Ben umutsuz hasta Edward ve Bella'nın imkansızlığı çürüten aşklarında kaybolan biriyim. Kafka'nın Milena'ya yazdığı mektupların noktalama işaretleri arasında sıkıştım kaç zaman önce. Ne Kafka kadar aşkı hakedebildim ne de Milena kadar aşık olunası bir varlık olabildim. Kimi zaman Bella'nın bedeninde can bulup o intihar sularına atladım ve omuzlarımda taşıyamadığım çaresizliğime son verdim. Kim bilir uçsuz bucaksız zihnimde kaç gece atladım o uçurumdan. Önyargı duvarları yıkılmaksızın ayakta duran insancıklarla aynı oksijeni solumanın tarifsiz acısını yaşayarak geçirdiğim çok gün oldu. Ya da sadece sessiz çığlıklarımın içinde sağır olan kulaklarımla odamın köşesinde kıvrılıp oturduğum güzel günler...
Yaşadıklarım veya yaşayacaklarımla güçlü durmayı bilmem gerek. Acı olgunlaştırıyorsa yaşımın sonuna ekleyeceğim bir "0" olurdu. Umutsuz bir hasta olmak önemli değil, önemli olan hasta ruhunla beraber mucizenin kanıtlarından olan bitkilerin yaşadığı toprağın altına girene kadar beklemen gerektiği. Romanlar, müzikler, uyku ve birde çay. Bunlar hayatımdaysa huzuru beklemek daha az çekilmez oluyor. Duymak, görmek, hissetmek istemiyorsam bende bunlara kaçarım. Saklanmak güzeldir. Sende saklan. Son olarak sana bir şey söylemem gerek. "Eşsiz ve değerli bir ruha sahipsin. Sen teksin , ruhun tek."
Ben umutsuz hasta ve tüm umutlara hoşçakal diyorum.
  • JoinedFebruary 24, 2015

Following