Merhabalar sevgili okur canlarım. Bir sene önce, tam bugün saat yedi de Kalbimdeki Tutsak'ın ilk bölümü paylaşmıştım sizlerle. Çok tuhaf güzel bir Duygu bu size anlatamıyorum, bir evren yaratım sizde bu yolculukta yanımda olduğunuz için çok teşekkür ederim. Mir Bedirhan ve Sıla'ya çok sövsenizde biliyorum ki sizde benim gibi onları sevdiniz. Evrenin sonuna yaklaştıkça benimde paniğim artıyor. İyi ve sizi tatmin edecek bir final olmasını temeni ediyorum. Çok şey yaşadım bir zamanlar, kitap bile kaldırıldı şimdi ise bir milyon okunmayı geçti. Güzel bir duygu. Bir gün sayfalara da almalarını istiyorum.
Ve iyi kötü size 34 bölüm yayınladım bu güne kadar, canlarım ben ramazan da size bölüm atmadım ama ramazan bitiminde hemen aynı gün iki bölüm attım. Bu 3. haftamız olacak sizinde şikayetleriniz artı bölüm niye gelmiyor diye. Ben en başında bu hikâyeyi yazmaya başladığımda her şeyden önce bir okurum ve sizi anlarım dedim ama öncelikle de insanım. Bir hayatım var ve akabinde uğraştığım bir sürü şey var.
İşimden mutlu değildim ve sürekli mutsuzdum. Piskolojim bozulmuştu ve dayanamayıp bu hafta çıktım en sonunda ve hemen güzel bir iş yeri buldum kendime ve onlarla uğraşıyordum. Hastalık sorunlarıma deyinmiyorum bile. Bunlarla canınızı sıkmak istemiyorum ama Allah aşkına bana bölüm atmıyorsunuz demeyin bakın bir sene oldu ve kitap yakında final olacak. KALBİMDEKİ TUTSAK kitabı şimdi bile 300 bin kelime ben daha napayım. Kolay mı bir senede bir kitap yazmak yemin ederim değil canım çıktı.
Final bölümleri olduğundan sağlam kafayla ve düzgün bir şekilde olmasını istiyorum. Aşkolar aceleye getirtip kötü bir final yapmak istemiyorum son bölümlerinde. Sizde beni anlayın sizi çok iyi anlıyorum merak ediyorsunuz ve okumak istiyorsunuz haklısınız da ama ben zaten yazdığım da hemen paylaşan bir insanım. Sorumluluğumun farkındayım, bu güne kadar elimden geleni yaptım bundan sonrada yapacağım. Lütfen bana gönül koymayın iyi ki varsınız seviyorum sizi iyiki girdiniz hayatıma.