Zeytuni_

Senin için bir kitap yazacağım. O gün gelene kadar, bil ki bir çocuğun acısını içimdeki kuyuya sarkıtacağım. Ve biliyorum, bir ölüyü böyle ayağa kaldıracağım.

Zeytuni_

@ Zeytuni_  Bir ıslık sesi duydum. Halbuki bir kuyuda yankılanan nefes melodisine yanılmışım. Dibini görebilmek için kafamı uzattığımda boynumdaki ipten tutup çekti beni. Canı yanarken canım ona çıra oluyor gibiydi... Su buharlaşırken onun nefesinde boğuldum. Ve bir süre böyle yaşamaya mecburdum. O sürenin bittiğini bilmeme rağmen neden hala nefes alamıyorum? Ne kadar yaktıysan canımı bir türlü sönemiyorum..
Reply

Zeytuni_

Çocuğun parmak uçları avuçlarıma değdi, ona bir kez tutunmaya çalıştım. Fakat şimdi onun elini uzatması gerekiyor. Yoksa kuyu onu içine çekecek.
Reply

Zeytuni_

Senin için bir kitap yazacağım. O gün gelene kadar, bil ki bir çocuğun acısını içimdeki kuyuya sarkıtacağım. Ve biliyorum, bir ölüyü böyle ayağa kaldıracağım.

Zeytuni_

@ Zeytuni_  Bir ıslık sesi duydum. Halbuki bir kuyuda yankılanan nefes melodisine yanılmışım. Dibini görebilmek için kafamı uzattığımda boynumdaki ipten tutup çekti beni. Canı yanarken canım ona çıra oluyor gibiydi... Su buharlaşırken onun nefesinde boğuldum. Ve bir süre böyle yaşamaya mecburdum. O sürenin bittiğini bilmeme rağmen neden hala nefes alamıyorum? Ne kadar yaktıysan canımı bir türlü sönemiyorum..
Reply

Zeytuni_

Çocuğun parmak uçları avuçlarıma değdi, ona bir kez tutunmaya çalıştım. Fakat şimdi onun elini uzatması gerekiyor. Yoksa kuyu onu içine çekecek.
Reply

Zeytuni_

"..İnsanlar 
          hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır 
          o ferah ve delişmen birçok alınlarda 
          betondan tanrılara kulluğun zırhı vardır 
          çelik teller ve baruttan çatılınca iskeletim 
          şakaklarıma dayanınca güneş 
          can çekişen bir sansar edasıyla 
          uğultudan farkedilmez olunca konuştuğum 
          kadınların sahiden doğurduğuna 
          toprağın da sürüldüğüne inanmıyorum 
          nicedir kavrayamam haller içinde halim 
          demiri bir hecenin sıcağında eriyor iken gördüm 
          bir somunu bölünce silkinen gökyüzünü 
          su içtiğim tas bana merhaba dedi, duydum 
          duydum yağmurların gövdemden ağdığını. 
          
          Sen ol küçük bir kıvrımdan, bir heceden 
          aşk için bir vaha değil aşka otağ yaratan 
          sen ol zihnimde yüzen dağınık şarkıları 
          bir harfin başlattığı yangın ile söndür 
          beni bir ses sahibi kıl, kefarete hazırım 
          öyle mahzun ki hüzün ciltlerinde adına rastlanmasın. "

Zeytuni_

Kafeste durabilmenin neden başarmanın bir parçası olduğunu aslında anlamalıydım: bu kadar ahmaklık arasında dışarı kaçma isteği insanın içini kemiren bir şeymiş. Aynı zamanda bu kadar muazzamlık başka herhangi bir özgürlükle kıyaslanmayacak kadar güzelmiş. Ve sen, hem hep var gibi hissettirip hem de hiç olmayanmışsın...

Zeytuni_

"..Her alın yazısı, birkaç kan lekesi etrafında kıpırdaşan bir nakarattan başka bir şey olmadığından, bu insanların acılarının tanziminde yersiz ve oyalayıcı bir düzen ya da bid merhamet bahanesi görmek âsabımıza kalmıştır. "
          
          ne muazzam bir tanım değil mi?