Saatteki yelkovan akrebi katlettiği zaman, hayat akışının son zerresi bir filizin katili olurken bir yudum can suyu her şeyin farkına vardı. Artık sadece rüzgarın yargılayıcı uğultuları ölü filizin ölü suyunun başında nöbetçiydi.m.
Yağmur damlaları akmayı bıraktığı zaman...
İşte o zaman ellerimdeki kan damlalarının tanrının bahşettiği bu sulardan gelmediğini kavrarım ben.
Bir karanlık güneşime çöktü ve karanlık papatya filizini görmeme izin vermiyor.
Papatya filizi can suyundan mahrum bir hayat sürebilir mi bilmiyorum can suyu kendisini papatya tarlası olarak hissetmeyi sevmez.
Eğer karanlık olan buradan giderse o zaman kan damlaları filize damlar ve o zaman yeniden güneşi görebiliriz.