Bir insanın kendine yabancı olması , aynada gördüğü yüzü ilk defa karşılaştığı bir insana bakarken takındığı ifadesiz ve meraklı bakışlarla izlemesi sonu belirsiz sancılı bir süreçti. Yüzünü , küçük mavi gözlerini , biçimli burnunu , dudaklarını , sakallarını kısacası yüzünü izlerken gözlerinde ve aklında kendi hakkında beliren tek bir duygu veya da anı yoktu. Özellikle gözlerine bakmaktan sakınıyordu ama dönüp dolaşıp parlaklığını yitirmiş mavi gözlerinde takılı kalıyordu. Ne vardı o gözlerde? Ne gibi acıları, mutlulukları görmüş, şahit olmuştu. Nasıl insanlar tanımıştı ve nasıl insanların gidişini izlemişti? Bu zamana kadar kaç insanın arkasında kalmış, kaç insanı gerisinde bırakmıştı? Kimler için gözyaşı dökmüştü? Hiç mutluluktan ağlamış mıydı? Ve... Ve onu gördüğü ilk an neler hissetmişti?
Sessiz Çığlık❤️