Gökyüzüne çüktüğünde karanlık zihnimden bir sis kalkar. Gezegendeki kötülükleri kapatan karanlık benim zihnime bir güneş gibi doğar ve düşünmeyi ertelediğim tüm düşünceler doluşur o küçücük boşluğa. Canımı yakan tüm düşünceler karanlığın çökmesiyle gelir. Bu yüzden sevmem karanlıkları, canımı yaktığı için. Zaten hangi güneş tanrıçası severki karanlığı. Ruhumu emen karanlık, zihnimi bir savaş alanına çevirip yerini güneşe bırakırken etrafımda kendini asmış düşünceler olur. Güneşin doğuşuyla silikleşmeye başlayan ölmüş düşünceler. Bir rahatlama gelir o an, bir huzur dolar içime. Taki tekrardan karanlık çökene kadar. Kendini asmış düşünceler iplerinden kurtulup uçmaya başlar etrafımda. Perilere benzetirim o zaman düşüncelerimi, ölüm perilerine. Beni kendine çekmek için şarkı söyleyen, güzel olduğu kadar ölümcül olan perilere.
  • JoinedJanuary 11, 2018



1 Reading List