Bazı sabahlar uyanmak, sadece gözlerini açmak değilmiş meğer.
Bazı sabahlar, masadaki eksik bir çay bardağına yahut boş bir sandalyeye uyanır insan…
Sesini arar, nefesini… Alıştığın bakışın artık olmadığını fark etmek, zamanla değil; aniden olur.
İnsan, sevdiği birini kaybettiğinde sadece birini yitirmezmiş.
Bir bakışı, bir güveni, bir huzuru da bırakırmış ardında.
O, artık burada değil belki…
Ama ben, onu her anımda, her nefesimde yaşatıyorum.
Çünkü bazı insanlar gider, ama bir ömür kalır içimizde.
Anlatacak çok şeyim vardı aslında;
Yapmam gereken, söz verdiğim bir kek vardı. Yapamadım.
Bilirsiniz işte, bazen yokluklar varlıktan daha çok yer kaplar...
Gitmiş gibi değil de sanki başka bir yerdeymiş gibi.
Ellerini uzatsam tutacakmışım gibi.
Ama dokunamıyorum.
Yokluğu, ellerimden kayıp gidiyor.