_retrouvaillesn

Babasıymış gibi tanrıya küsen bir çocuk 

_retrouvaillesn

Hiçbir şey umurumda değil diyorum
          Aşktan ve umuttan başka
          Bir anda üç kadeh ve üç yeni şarkı
          Belleğimde tüylü tüylü geyikli gece duruyor
          
          Biliyorum gemiler götüremez
          Neonlar ve teoriler ısıtamaz yanını yöresini
          Örneğin Manastır'da oturur içerdik iki kişi
          Ya da yatakta sevişirdik bir kadın bir erkek
          Öpüşlerimiz gitgide ısınırdı
          Koltukaltlarımız gitgide tatlı gelirdi
          Geyikli gecenin karanlığında
          
          Aldatıldığımız önemli değildi yoksa
          Herkesin unuttuğunu biz hatırlamasak
          Gümüş semaverleri ve eski şeyleri
          Salt yadsımak için sevmiyorduk
          Kötüydük de ondan mi diyeceksiniz
          Ne iyiydik ne kötüydük
          Durumumuz başta ve sonda ayrı ayrıysa
          Başta ve sonda ayrı ayrı olduğumuzdandı
          
          Ama ne varsa geyikli gecede idi
          Bir bilseniz avuçlarınız terlerdi heyecandan
          Bir bakıyorduk akşam oluyordu kaldırımlarda
          Kesme avizelerde ve çıplak kadın omuzlarında
          Büyük otellerin önünde garipsiyorduk
          Çaresizliğimiz böylesine kolaydı işte
          Hüznümüzü büyük şeylerden sanırsanız yanılırsınız
          Örneğin üç bardak şarap içsek kurtulurduk
          Yahut bir adam bıçaklasak
          Yahut sokaklara tükürsek
          Ama en iyisi çeker giderdik
          Gider geyikli gecede uyurduk
          
          "Geyiğin gözleri pırıl pırıl gecede
          İmdat ateşleri gibi ürkek telaşlı
          Sultan hançerleri gibi ayışığında
          Bir yanında üstüste üstüste kayalar
          Öbür yanında ben"
          Ama siz zavallısınız ben de zavallıyım
          Eskimiş şeylerle avunamıyoruz
          Domino taşları ve soğuk ikindiler
          Çiçekli elbiseleriyle yabancı kalabalık
          Gölgemiz tortop ayakucumuzda
          Sevinsek de sonunu biliyoruz
          Borçları kefilleri ve bonoları unutuyorum
          İkramiyeler bensiz çekiliyor dünyada
          Daha ilk oturumda suçsuz çıkıyorum
          Oturup esmer bir kadını kendim için yıkıyorum
          İyice kurulamıyorum saçlarını
          Bir bardak şarabı kendim için içiyorum
          "Halbuki geyikli gece ormanda
          Keskin mavi ve hışırtılı
          Geyikli geceye geçiyorum"
          
          Uzanıp kendi yanaklarımdan öpüyorum.

_retrouvaillesn

          Halbuki korkulacak hiç bir şey yoktu ortalıkta
          Her şey naylondandı o kadar
          Ve ölünce beş on bin birden ölüyorduk güneşe karşı.
          Ama geyikli geceyi bulmadan önce
          Hepimiz çocuklar gibi korkuyorduk
          
          Geyikli geceyi hep bilmelisiniz
          Yeşil ve yabani uzak ormanlarda
          Güneşin asfalt sonlarında batmasıyla ağırdan
          Hepimizi vakitten kurtaracak
          
          Bir yandan toprağı sürdük
          Bir yandan kaybolduk
          Gladyatörlerden ve dişlilerden
          Ve büyük şehirlerden
          Gizleyerek yahut döğüşerek
          Geyikli geceyi kurtardık
          
          Evet kimsesizdik ama umudumuz vardı
          Üç ev görsek bir şehir sanıyorduk
          Üç güvercin görsek Meksika geliyordu aklımıza
          Caddelerde gezmekten hoşlanıyorduk akşamları
          Kadınların kocalarını aramasını seviyorduk
          Sonra şarap içiyorduk kırmızı yahut beyaz
          Bilir bilmez geyikli gece yüzünden
          
          "Geyikli gecenin arkası ağaç
          Ayağının suya değdiği yerde bir gökyüzü
          Çatal boynuzlarında soğuk ayışığı"
          İster istemez aşkları hatırlatır
          Eskiden güzel kadınlar ve aşklar olmuş
          Şimdi de var biliyorum
          Bir seviniyorum düşündükçe bilseniz
          Dağlarda geyikli gecelerin en güzeli