sayıklamaya çalışıyorum yani, öyle bir gün geldi ağzım açık kalmış izlemek için. yani diyorum kıyıya hapsolmuş hiçbir deniz beni boğamaz. tamam büyük konuşmanın çocuğu oldum gidiyorum, kabûllenmek gerek şimdi ama babamdan almadığımı hafif konuşma yapamam da.
neyse.
sabah olmuş saat 9 uyanmışım, esiyor kafamda deli rüzgar. sağıma döndüm bir de soluma olacak gibi değil bu kahır. ayaklandım gittim oda oda boş hepsi, yüreğim gibi işte.
annemi arıyorum, bahçede. babam nerede gitmiş bir işin derdine.
kalkıp çayı hazırladım, günde hâli hazırda yükselirken. kitap okumaya meyil vermediğim hislerle akşamı beklemeye başladım, olmuş saat 20 yani ne eksik ne fazla bir günden az. rüzgar hiç dinmedi, gözden gelenler gibi. oturduğum yerden kafamı kaldırmışım gibi sessiz dua edişim de vardı. kalkıp sayfa çevirdin işte bir kaç şey mırıldandım, sonra ne denir bilirsin özledim öyle. yazmadım, yazdırmadın yani.
kalktım olmuş saat 23, uyudum.