animal_carcass

Sen sadece ağla, ağla...

animal_carcass

Çok sevdiğin bi insanla yaşadığın tüm duyguları başından sonuna kadar bir film şeridi olarak düşün. Hem iyi duygular hem kötü duygular vardır o film şeridinde. Ve iyisiyle kötüsüyle orada bir yerde duruyor. Kafanın içinde bir yerde. Ne görüyorsun ne duyuyorsun ne de hissediyorsun. Gizli ve sadece belli zamanlarda geliyor karşına. Aynı; insan ölürken tüm hayatının film şeridi gibi gözlerinin önünden geçmesi gibi.
          
          
           O kişiyle tekrar zaman geçirdiğinde, bir dakika bile yeterlidir, o film şeridi akmaya başlar içinde. Tuhaf adını bilmediğin ama hoş hisler. Tanıdık şeyler… Konuşmanız bittiğinde, işiniz çıktığında ve ayrılmanız gerektiğinde, saat geç olduğunda ve uyumanız gerektiğinde ya da başka sebepten konuşmanız her bittiğinde o film şeridi orada değişir. Boş bir hissin ardından gelen farkındalık, ardından acı ve sonrasındaki kırgınlık. İçin dışın her yerin o hissi tadar anlık olarak. Ama sonrasındaki o his asla bunlarin biri değildir. Ne acı ne mutluluk, ne sevgi ne yalnızlık, ne de başka bir şey. Adı konulmamış tuhaf bi şey bence. Tekrardan hissetmek istediğin bi şey. 
          
          
          Sonuç olarak onunlayken sadece ona ait olan hisleri, ayrılırkende onun sebep olduğu tuhaf hisleri tadarsın tuhaf bi şekilde. Ve bu hisleri sevmekse ayrı bi tattır kimileri için. Ve ben cidden seviyorum.