Şimdi git..
Say ki, seninle içinden sevda geçen bir türkü söylemedik.. Say ki, gece mektuplarını, en güzel aşk şiirlerini beraber ezberlemedik..
Say ki, sevda trenini kaçırdığım durakta bir süre beraber beklemedik..
Sen git..
Ben gelemem bu yürekle..
Ya da kal..
Eylül yağmurlarını bekle..
Şimdi saat sensizin ertesi
Yıldız dolmuş gökyüzü ayaydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Bir ben kaldım bir ben kaldım
Tenhasında gecenin avutulmamış ben
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin ki bu yaşlar
Utangaç boynunun kolyesi olsun
Buda benim sana buda benim sana ayrılırken hediyem olsun.
Kendine bile katlanamayan bir adamım ben artık mualla!
Anlayacağın yürekten yedik yiyeli façayı,
Hani o ilk aşk dokunuşundan;
Yani geç gelince yeni yetmelik ağıran saçlardan
Sen kurtulursun aslında kırklanırsanda.
Olsa olsa teneşir paklar beni
Sonrasında kırkımdan!
Kendine bile inanmayan bir adamım ben artık mualla!
Tanrı var mı? yok mu?
Nerdedir derdi nedir?
Felsefik takılma şimdi ben kendime salıncak yapmışken alkolik efkarlanışlardan,
Sallanıyoruz bak fena mı
Sen kucağımda,
Hayalden falan,
Saçlarını da okşarım birazdan
Ellerini de tutarım hatta.
Beklenmedik bir anda terk edilmişsindir bütün sevdiklerince
Suçlamak istemesende hiç kimseyi üzünçle yanmakta yüzün
Adını bile koyamadığın bir boğunç dolmakta şimdi yüreğine
Ve usulca ağmaktadır gözlerinin peteğine ağulu bir hüzün...
Ignore User
Both you and this user will be prevented from:
Messaging each other
Commenting on each other's stories
Dedicating stories to each other
Following and tagging each other
Note: You will still be able to view each other's stories.