armutunsapi
Yağmur içinde biriktirdiği her acıyı dışarı atarcasına yağıyordu. Hiç bir zaman yağmuru sevmeyen bir insan olmamıştı Bugün daha çok seviyordu sanki gözyaşlarını saklaması için ona yardım ediyordu güzel yağmur. Erkekler ağlamaz kuralını yıkarak hiç ağlamadığı kadar ağladı o gece Galata kulesine doğru yürürken Kuledibinin o sessiz karanlık görüntüsüne rağmen Galatanın ışıkları bütün kötülüklere,karanlıklara rağmen ışıldıyor Kuledibini bile sevilir hale getiriyordu. Galataya vardığında hıçkırıklarını tutamadı Hemen yanındaki kaldırıma çöküp ağlamaya başladı,yavaş yavaş akan gözyaşları durmadan hızlandı hıçkırıkları ona eşlik ediyordu omuzları sarsıla sarsıla ağladı yoldan geçen az sayıda insan kendisine bakıyordu. Yarım saat sonra hıçkırıkları dindi kuleye son kez baktı El ele yürüdükleri bu sokak,beraber çıktıkları bu kuleyi yaşadıklarını,sevgilisinin rüzgarda uçuşan saçlarını onları düzelttikten sonra sevgilisini öpüşünü,defalarca öpüşmelerine rağmen her seferinde utanan kalp sancısını düşündü Gözyaşlarını elinin tersiyle silen genç adam yavaşça kalktı yerden Kuleye döndü sırtını ve yürümeye devam etti. Severek veda etmişti Severek ölmüştü Severek yanmıştı Severek bitmişti Onun için ağlamak bile hislerin en güzeliydi Onun için göz yaşı dökmek paha biçilemezdi Şimdiye kadar üzüldüğü her şey yalanmış gibi geldi. Evinin yolunu tuttu saat çok geç olmuştu telefonu kapalıydı ev arkadaşı merak etmişti belki de. Sokağa vardığında kapısının önünde onu bekleyen kızı gördü kafasını önüne eğmiş sessiz sessiz ağlıyordu. O eşsiz his yine sardı etrafını Yanına oturdu yavaşça,kız kafasını kaldırdı ağlamaktan gözleri şişmişti,genç adamın içi parçalandı nefes alamadı resmen
armutunsapi
Genç adamın odasını bir ses kapladı evet o meşhur sesti kalbinin atmayı bıraktığını haber veren o ses hemşireler doluştu odaya doktor geldi koşarak ama yapacak bir şey kalmamıştı Bugünden tam iki yıl önce ölen sevgilisini sürekli rüyasında görmekten sıkılmıştı belki de Yanına gitmek istedi çok istedi bir yıl boyunca her gün ağladı Sevgilisinin ölümü gibi o da kendini denize bırakarak ölmüştü hissederek her anını ölümün dudaklarında yine o buruk tebessümle ölmüştü bulunduğu zaman kalbi az da olsa atıyordu nabzı yavaştı ama yaşıyordu olanları uzaktan izleyen ruhunu bir korku kapladı ya ölemezsem dedi kavuşamazsam ona Maktulün üzerine örtülen o beyaz çarşaf kadar masum değildi hayatları kavuşmak için cehennemi bile çözüm olarak görmüşlerdi Kavuşmanız dileğiyle Bir şarkıyla aklıma gelen,satırlarıma dökülen minik ama acı kokan satırlar Kavuşmanız dileğiyle
•
Reply
armutunsapi
@ armutunsapi Çekip sarıldı hiç gitmesin ister gibiydi.Kokusunu içine çeke çeke sarıldı bir daha sarılmayacağını bilerek. Kalbi yine ilk günkü gibi atıyordu ilk defa ona sarıldığı gün ne yapacağını bilememiş saçmalamıştı aklına gelince buruk bir tebessüm oldu dudaklarında Buruk tebessümü son buldu kızın dudaklarında sessizce gözyaşları aktı aralarından Arkasını dönüp gidiyordu sonra kız Genç adam bağıramıyordu gitme diye Bir güç sesinin çıkmasına izin vermiyordu
•
Reply