Cemal Süreya, bir kalpten soğumayı ne kadar güzel anlatmış;
Baktım sana kızgın değilim, kırgın değilim, dargın değilim...
Kısacası artık ben sana hiçbir şey değilim.
"Daha çok anlat," dedi
"Hoşuna gidiyor mu?"
"Çok.Elimden gelse, seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum."
"Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?"
"Gider gibi yaparız."
"Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın yüreğini paralayan ve sırrını kimseye anlatmadan birlikte ölmesi gereken şeydi."
"Bu bardak asla boş kalmayacak. Ona her baktığımda dünyanın en güzel çiçeğini göreceğim. Bana bu çiçeği en iyi öğrencim verdiğini düşüneceğim. Tamam mı?"
Artık gülüyordu. Ellerimi bıraktı ve tatlılıkla konuştu.
"Artık gidebilirsin, altın yürekli çocuk..."
Sevdiklerim göçüp gidiyorlar birer birer
Ay geçmiyor ki almıyayım gamlı bir haber.
Kalbim zaman zaman bu haberle burkulu;
Zihnim düşünceden dağınık, gözlerim dolu.
Yahya Kemal
Yorgun gözümün halkalarında
Güller gibi fecr oldu nümayan,
Güller gibi... sonsuz , iri güller
Güller ki kamıştan daha nalan
Gün doğdu yazık arkalarında.
#AhmetHaşim
Ignore User
Both you and this user will be prevented from:
Messaging each other
Commenting on each other's stories
Dedicating stories to each other
Following and tagging each other
Note: You will still be able to view each other's stories.