aveladoche

mahvolacağım. bu elim divanelikte mahvolacağım. başka türlü değil, işte böyle yok olacağım. gelecekte olacaklardan korkuyorum. ruhumun dayanılmaz çalkantısına etki edecek en ufak bir olayı düşünmek bile beni ürpertiyor. aslında tehlikeden değil, etkisinden çekiniyorum, dehşetinden. bu zavallı, bu acınası durumda, korku denen o zalim hayaletle mücadele ederken hayattan ve akıldan vazgeçmem gereken o zamanın eninde sonunda geleceğini hissediyorum.

aveladoche

mahvolacağım. bu elim divanelikte mahvolacağım. başka türlü değil, işte böyle yok olacağım. gelecekte olacaklardan korkuyorum. ruhumun dayanılmaz çalkantısına etki edecek en ufak bir olayı düşünmek bile beni ürpertiyor. aslında tehlikeden değil, etkisinden çekiniyorum, dehşetinden. bu zavallı, bu acınası durumda, korku denen o zalim hayaletle mücadele ederken hayattan ve akıldan vazgeçmem gereken o zamanın eninde sonunda geleceğini hissediyorum.

aveladoche

yürümeyi öğrendim, o zamandan beri koşturuyorum. uçmayı öğrendim, o zamandan beri olduğum yerden kımıldamak için itilmeye ihtiyacım yok. şimdi hafifim, şimdi uçabilirim, şimdi altımda kendimi görüyorum, şimdi bir tanrı dans ediyor içimde.

aveladoche

yalnızdım ve yalnız olduğuma üzülmüyordum, ve sonra yavaş yavaş önemli olmaktan çıktı, önemsizdi artık ya da anlamsız, bilmiyorum 
          ve yavaş yavaş, düşüncesi bile kayboldu gitti ve vazgeçmek zorunda kaldım- bu ne demek bilir misin? -vazgeçtim.