çağlayarak akıp giden zamanın içinde, kayıp bir ânın peşindeyim. gökyüzünün üzerinde yahut yeryüzünün derinliklerinde bir yerlerde, emin değilim. elimi uzatacağım kadar yakın ve ufkun ötesinden uzakta. zihnimin kayıp bir köşesinde belki fakat göremiyorum. bir ömür şakaklarımda taşıyorum ağırlığını. ve nihayet karanlıkta kayboluyor o bitimsiz ân. bir hayalet kadar sessiz varlığı koyu gecenin içine süzülüyor ve zamanın derin dehlizlerinde gözden kayboluyor.