"Canım, artık öyle benliğimdesin ki senden haberi olmayan beni tanımıyormuş demektir fakat seni de kimseye söylemek istemiyorum. Sanki dünya üzerinde herkes yana yakıla bir elmas ararmış, bu yüzden gittiği her yeri delik deşik ederek mahvedermiş. Ben ise öyle değilmişim. Bir gün uyanmışım ve yanımda taşıdığım taşın aslının elmas olduğunu öğrenmişim. Kendisi gelmiş bana, kendisi parlatmış kendini ve beklemiş beni. Uğraşmamışım, üstüne kaçmışım da. Sana bitmek tükenmek bilmez mahcubiyetim de bu yüzden."