boicefairy

İpinle çıktım kuyuya
          	Kuyuya çıktım ipinle
          	Dediler, çıkılası değildir kuyu
          	Karanlıktır, inilir.
          	İn/dir.
          	Dedim, nedir ki in?
          	Mağara, dediler.
          	Bilgelerine götürdüler.
          	Bir mağara düşün dostum,dedi
          	Duvarına gölgeleri yansır hakikatlerin
          	Gerçek sanırsın.

boicefairy

İpinle çıktım kuyuya
          Kuyuya çıktım ipinle
          Dediler, çıkılası değildir kuyu
          Karanlıktır, inilir.
          İn/dir.
          Dedim, nedir ki in?
          Mağara, dediler.
          Bilgelerine götürdüler.
          Bir mağara düşün dostum,dedi
          Duvarına gölgeleri yansır hakikatlerin
          Gerçek sanırsın.

boicefairy

Yeni bir dönüş. Artık dönüş dediğine göre İstanbul benim yerim olmuş bile. Oraya bağlanmışım. Merkez tayin etmişim.
          
          Ayrılık dediğin kalmak istemeyi bastırmak adına attığın adımlar. Annem canım benim. Onu özlemek benim kalbim. O benim içimdeki çok büyük bir parça. Her ayrıldığımda titriyordu orası. Onun kollarında kalmak istiyorum.
          
           İlk defa birinin kokusunu hapsetmek istedim. Sarıldıktan sonra tekrar sarılmak. Bana yakın insanların duygularına değer vermeyi yeni öğreniyorum. Hep benim sandıklarımı, fark etmediklerimi görmeye başlıyorum. Ufuklara dalmış gözlerimi  burnunun ucuna çekiyorum. İçimdeki küçük kız reddediyor büyümeyi. Sabit kalmak istiyor bir şeyler. Ben ise onu avutamayıp, kandırıyorum.

boicefairy

Bak bu kaçıncı gece saatin 2 olduğu?
          Bu kaçıncı göz yumuşun pişmanlığa?
          İçinde nereye koyacağını bilmediğin ateşi
          . Aralığın balkon ayazları bile söndüremez.
          Ne yapacaksın şimdi? 
          Bir zayıf gibi pes edip, geri mi döneceksin?
          Herşeye rağmen yaptım İnşaallah demek yerine bahaneler mi sayacaksın etrafındakilere?
          Peki kendine ne diyeceksin, nasıl avutacaksın kendini?
          Nasıl anlatacaksin içindeki ummanı?
          Kaç insanın dizinde ağlaya bilirsin ve kaç tanesi bir babanın yerini tutar?
          Konuşamayacaksın madem,
          O zaman yaz! Bırakma! Tevekkül et alemlerin Rabb'ine... Kaldır ellerini, bırak nicedir sakladığın göz yaşlarını.
          Babadan anadan daha sıcak o Rahmet, o Kerem, o Rabb-üs Semavatül vel arz! Ve hamdet, her rükûda, her secdede!
          Pişmanlıkların ve hataların büktü boynunu. Hepsinden kurtul tövbe istiğfarla. 
          Ve uyu şimdi, bir sonraki şükür vaktine kadar! +K.mercan

boicefairy

Nice söz meşaleleri yakıldı aşk uğruna. Kimi ağladı, kimi kaçtı, kimi deli gibi haykırdı. Ama var mı Züleyha gibi? Bir mektup yazmak istedi. Yusuf'tan öte kelam bulamadı. Yusuf koydu kalbine. Kendine yer bulamadı. Çok sevdi Züleyha. Duası Yusuf'tu. Ahı Yusuf'tu. Ondan öncesi yoktu. Ondan sonrasında o yoktu. Yusuf'ta kaybolmuştu. Mahzun bakışının adı yusuf yusuf olmuştu. Sonra aslını buldu Züleyha. Yusuf'tan öte yok bilirken\; onu ona bulduranı onun kalbinden çizilen yolu buldu. Yusuf'tan yürüdü. Rabb'ini buldu Züleyha.

boicefairy

Umudun olmadığı perdede oyuncuyum; en çok  umudu özleyen. En çok umudu taklit eden ve onu saklayan tabutun başındayım her akşam. Öpüyorum onu belki uyanır diye. Ama o beni hiç duymuyor ve umutsuzluk beni çok seviyor