Armut, diğer erkekler gibi değildi. Ona baktığında, onu duyduğunda, onun kokusu etrafını sardığında Elma’nın kalbi güm güm çarpıyordu. Armut, hiçbir erkeğin yapamadığını yapıyor, onun kalbini attırıyordu.
Çok ciddi bir yemeğin ortasında Armut’un yüzü aklına düştüğünde kocaman kocaman sırıttı. Çilek alttan onu dörttüğünde Elma ona şaşkın şaşkın baktı.
Çilek, Elma’ya kısık bir sesle “Baba sana bakıyor,” dedi. Domates (Baba) ona gerçekten de bakıyordu ve çok kızgın görünüyordu. Domates kıpkırmızıydı.
Elma başını çevirecekken bir adamla göz göze geldi. Mavi gözleri tanıyordu, o Armut’un ta kendisiydi.
Elma yemeğini yemeye kaldığı yerden devam etti ama arada sırada Armut ile göz göze geldi.