choeschani

“”
          	...
          	Aykırı bir yolcuyum, dünya geniş
          	Büyük bir kulak çınlıyor içimdeki
          	Çetrefil yolculuğum kesinleşmiş
          	Sakın başka bir şey getirme aklına
          	...

choeschani

Bir fincan türk kahvesi içerim her gün, kırkından ellisine merdiven dayayan annem dahi yapmaz bunu. Her yudumda, dilimi bir bıçakla kesmişim gibi, bir acı fincan. Küçükken anlamazdım, tatlı dedeciğim nasıl bu kadar sertken, içmeyi severdi bu kahveyi?  Şimdi anlıyorum can sefirim, meğer insan en çok da nefret ettikleriyle yaşamak zorunda. O bir fincan kahveyi türk kahvesi yapan da, çok sevdiğim şekerden vazgeçip, sertliğine kanmakta.

choeschani

“”
          Birlikte mutsuz olalım derken kastım bu değildi. Ben hayatında olmasam hiçbir şeyin eksikliğini hissetmeyecekmiş gibisin, bu bana o kadar koyuyor ki. Sen beni böyle hissettiriyorsun, ben böyle biriyle yapamam. Ben, ben cumhuriyet savcısı olarak falan değil; ben, Esra, sana olan inancımı kaybediyorum... Ne kadar sevsem de ben böyle bir adamla yapamam. Ben gidiyorum...
          ...

choeschani

“”
          ...
          ne vakit bir yaşamak düşünsem
          bu kurtlar sofrasında belki zor
          ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
          ne vakit bir yaşamak düşünsem
          sus deyip adınla başlıyorum
          içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
          hayır başka türlü olmayacak
          ben sana mecburum bilemezsin..

choeschani

“”
          ...
          
          kibritim yok demek cıgaraya başladın
          ellerin de titriyor bir şeyin mi var
          böyle bir kız değildin sen eskiden
          sana ne yaptılar sana ne yaptılar
          kirpiklerin ıslanıyor durup dururken
          o sabah mı çıkmıştın bir gün önce mi
          çok değişmişsin birden tanıyamadım.