Bir fincan türk kahvesi içerim her gün, kırkından ellisine merdiven dayayan annem dahi yapmaz bunu. Her yudumda, dilimi bir bıçakla kesmişim gibi, bir acı fincan. Küçükken anlamazdım, tatlı dedeciğim nasıl bu kadar sertken, içmeyi severdi bu kahveyi? Şimdi anlıyorum can sefirim, meğer insan en çok da nefret ettikleriyle yaşamak zorunda. O bir fincan kahveyi türk kahvesi yapan da, çok sevdiğim şekerden vazgeçip, sertliğine kanmakta.