Biraz ironik bir kişiliğim.Mutlu değil ama mutsuz hiç değil.Sanırım kendim için kullanabileceğim en doğru kavram hissizlik.Kişiliğime en yakın bulduğum kitap karakteri Nora Grey (Hush hush)
Sabahları suyun bileklerinden dirseklerine akmasına sinir olan , buzdolabını açıp mal mal bakıp kapayan , müzik dinlerken yolda klip tadında yürüyen,aynı şarkıyı 100 kez dinleyen. elleri doluyken ışığı burnuyla açıp kapayan,yolda yürürken taşların çizgisine basmamaya çalışan, sandalyeye oturduğu zaman ilk olarak ayaklarını koyacak yer arayan,gülünmemesi gereken yerde gülme krizinin verdiği haz ve acıyı birçok kez yaşamış ,pamuk şekere bayılan , her telden çalan biriyim.
Çok çabuk güvenirim , sonunda kendim üzülürüm.
Kararsızlıkta doktora artı master artı her ne varsa yapmış biriyim.
Ağlamayı çok severim.Çünkü bence ağlamak güçsüzlük ifadesi değildir aksine uzun süre boyunca yaptığın güçlü ifadene birkaç kısa dakika ara vermektir.Ki bu da gücünü arttırır.
Çabuk uykusu gelen , tatliş biriyim işte.

 Christian Grey candır , gerisi heyecan.

* Ben uykudan nefret ederim. Şarkılardan da nefret ederim. Papatyalardan da nefret ederim. Yolda el ele yürüyen çiftleri görmekten de nefret ederim. En önemlisi de kitaplardan nefret ederim. Çünkü bana hepsi sizi hatırlatır bayım. *