depremler

bi' gun yerin uc metre altında oldugumda ve kalbimi bocekler yemeye basladıgında, tattıkları tek sey sen olucaksın

depremler

 

depremler

Tenimde cicekler actırma, adımı anma. anarsan duyarım, duyamazsam hissederim, hissedersem yine sana gelirim. sevgilim, bi' labirentteyim ve her cikis sandigim yol sana cikiyor. bu sefer kurtuldum dedigim an, adimimi disariya attigim an, lutfen ve n'olursun ki beni bulma. bulursan gorme, gorursen uzun uzun bakma. hissederim senin tanidik, opulesi gozlerini. oyle bi hissederim ki; gozunu kirptigin an kirpiklerinden olusan ruzgar fırtınam olur. yine sende savrulur giderim. gider ve geri donemem. donecek bi' evim, yuvam, bi' sirdasim yok. sadece ben ve yasli kopegim var⸺ ki bence artik o da beni dinlemekten bikti. ona seni anlatiyorum, bakislarini, dokunusunu, kokunu ve bana hissettirdigin guveni. bi' mavi bi' de aci kagve olan gozlerini kirparak bana bakiyor, ayni sen gibi tepkisiz, ayni ben gibi dingin, bitkin ve yorgun. 13. 13 yillik koca bir dost. ne zaman beni uzsen senin yerinde bana yastik olan bi' dost. beni uzdugun her gece, ruhum cikana kadar, cigerlerim sizlayana kadar seni ona sikayet ediyorum. ben sana, o senin beyaz kedine nefret besliyor. evet, o kendini 7. kattan asagiya bir guvercin yuzunden atan⸺ neredeyse butun kemiklerini kiran kedine. ah, casper. kucuk beyaz tuy yumagin. l koltugumuzun ana misafiri, kopegimin ana nefreti. 
Reply

depremler

Oyle bi varsın ki varlıgın varlıgıma ihanet ediyor. benim icin Havva'ya yasaklanmıs elma gibisin; ne seni tadabiliyorum, ne de senden kacabiliyorum. sadece duruyor ve bakıyorum; bakıyor, arzu ediyor, icimdeki senin askını arttırıyorum. nedeni yok, amacı yok, sadece gunlerimi baglanacak bir sey aramakla geciriyor, ve en ihtiyacım oldugu zamanda seni goruyorum, buluyorum, uzaniyorum, sana dokunmama izin veriyorsun, dokundukca yaniyorum ama elimi cekersem daha da yanacagımı biliyorum. sevgili sevgilim, lutfen kafamın icindeki butun anılarla, varıyla, yoguyla cek ve git. oyle bi' git ki bi' daha yuzumu gorme⸺ aynı mahallelerde bi' bina farkla yasıyoruz bu zor fakat bunu ictenlikle diliyorum. git ve n'olursun uzaklas. sana verecek bi' 5 yılım daha yok, sana harcayacak hicbir duygum yok. cunku hepsini acgozlulugunle tukettin. sevgilim, lutfen sana dair sevdigim ne varsa cek ve git. cunku ben seni⸺ butun o endamın ve cazibenle gordugumde bir kez daha hayır diyemem. gidemem, yapamam. cunku sen; tadına alıstıgım kafeinsin, sabahın besi, serin hava gibisin. senden kurtulamıyorum, kurtulmayı da su vakite kadar istemiyordum fakat artık bedenim kaldırmıyor. son zamanlarda basım o kadar donuyor ki dunyayı dondurenin ben oldugunu sanıyorum, midem o kadar cok bulanıyor ki her an kusacagım sanıyorum, gozlerim o kadar cok kararıyor ki bayılma korkusuyla her an kendimi cimdikliyorum ve kollarım. kollarım tırnak izleriyle dolu, sol bilegimin damar kısımında senin o opulesi bıraktıgın emare var. 3 taneden 1 taneye dusen, yesil⸺mavi damarımı susleyen o 3 iz. o uc izini de, anılarını da, aileni ve yalanı da alarak uzaklas benden. cunku bek sana yazmaya devam edersem sen beni yeniden, bi' kez daha⸺ ve belki birkac kez daha tekrar tekrar kullanacaksın.
Reply

depremler

Sana 88 not yazdım. uzunuyla, kısasıyla, ofkesiyle, coskusuyla, kiniyle, askıyla, cocukluguyla, tecrubesizligiyle, masumluguyla, kiriyle olan 88 not. her bir notun sonuna bu son yazdım hicbirinin son olmadıgını bilerek. ama artık bırakıyorum, 88 gayet yerinde bi' sayı. senin gibi, gozu dısarıda gonlu yatakta olan bi' adam icin 88 senin hicbir anlam ifade etmezken benim yillarim. hayır sevgilim, sen her gece yatagına baska kadınları alırken benim sana olan 5 yıllık askım orospuluk degildi. cocukluk, ergenlik ve her seyin ne oldugunu anladıgım birer donum noktalarıydı. 5 yilimin 5inde bana huzur, mutlu bir hayat ve dahasini katmani dilerdim. fakat senin benim sana yaptıgım her seye ragmen baskasına ceketini vermenle bitti. hayır sevgilim, bu sefer ciddiyim. sana 89. not yok, sana bir kırıntı sevgi, ilgi, his, arzu, tutku ve hissedilebilecek butun insansi duygular yok. usumekten⸺ ıslanmaktan nefret eden beni o yagmurun altında tek bıraktıgın andan beri sana 89. not yok. gecenin bu saatinden sonra sana ancak dokebilecegim birkac nedensiz gozyasi, radyoda rastgele calan birkac arabesk ve bir de karsına cıkıp konusamayacak bir ben var. bir ben var, gozum tek seni goruyor, tenim tek seni arzu ediyor, bedenim tek sana odaklanıyor. fakat bir de sen varsın sevgilim, 5 yıllık emegimi, askımı, cocuklugumu ve masumiyetimi bozan sen varsın. 
Reply