Dibi gördüm çoğu zaman, en kötüye şükrettim. Öyle an geldi ki kendimle tek kaldım. Öyle ki ya beni bir ben var ettim, bir ben yok. Çok yanlış yaptım çok doğru kovaladım. Düştüğüm yerden kalkıp kilometrelerce savaştım. Kendime küstüm kendimle tanıştım. Çok yok ettim çokta yok oldum. Şimdi buradayım ruhumun ezildiği her gün biraz daha yitirdim umudumu. Her gün biraz daha tanıştım yalanla. Bataklığımda çırpındıkça daha da dibe göçtüm; daha da çaresiz kaldım. Işık gördüğüm her gece, yanılgı bir gündüz oldu bana. Karanlığa alıştığım her saniye ateşböcekleri sardı çehremi. Hep arafta kaldım, çok kesinlik gördüm. Buhranımın kurbanı oldum, masumiyetimi kovdum. Öyle zamanlar geldi ki kendime hiç 'hak etmedin' diye söylemedim..Öyle günler öldüm ki hiç toprak atılmadı üstüme, hiç çiçekler ekilmedi yaralarıma, hiç okşanmadı saçlarım ve hiç öpülmedi dudaklarım. Ben bir bataklık çiçeği, bir karanlık zerresi, sonum belli: davam belli.