H. Doğa İpekli

Kitabı her an zırt diye bitirebilirim. Çünkü olur da herhangi bir devlet yetkilisi kitaba araştırma olsun diye yaptığım Google aramalarını görür diye tabiri caizse altıma sıçıyorum.
          
          Şaka tabii. Kitabı bitirmicem. Herhangi kanunsuz bir eylemim de yok. Eğer MİT falan burayı okuyorsa onlara söyleyeceğim tek bir şey var.
          
          ABİ VALLA YAPMIYOM HİÇ BİŞİ ABİ. ABİ ÖĞRENCİYİM BEN OKUYOM ABİ. EKMEK MUSAF ÇARPSIN İŞİMDEYİM GÜCÜMDEYİM ABİ
          
          Ben ve anksiyetem iyi günler dileriz, ehe  :D

Taze ama hafiften karta kaçmaya başlayan bir üniversite öğrencisinden Türk eğitim sistemine dair bir çıkarım duymak ister misiniz?
          
          Okulun bizi hayata hazırladığı falan yok. Hepsi neyi niye ölçtüğünü kendilerinin de bilmediği sınavlardan yüksek notlar /netler aldırmaya, bu yüzden de baştan savma bir sistemin hazırladığı baştan savma "müfredatları" yetiştirme odaklı. Günün sonunda işinize yarayacak bilgileri alamamış, işinize yaramayacak bilgilerle ise kafanızı bozmuş oluyorsunuz. Şanslıysanız bazı öğrendiklerinizle tekrar rastlaşıp "Demek bugünler içinmiş..." diyebilirsiniz.
          
          Yani kısacası çok da şaapmayın. 
          

"O iyi insanlar, o güzel atlara bindiler çekip gittiler." der Yaşar Kemal, Demirciler Çarşısı Cinayeti'nin ilk cümlesinde. Amacı sadece yazmak olan, klişelere bulaşmamış, sadece kelimelerin ve edebiyatın tadına varmaya çalışan bizler de gitsek mi buralardan? Biz de mi göç etsek reklamlar, premiumlar, bad boylar ve mafyalardan azade yerlere? Berdelle kurulan ama sonradan aşka dönüşen evliliklerin, öğretmenine aşık olan alıkların pisliği içinde hayatta kalmaya çalışmaktansa çıksak bu bataklıktan, bıraksak kendi pisliklerinde boğulsalar... 
          
          Halbuki amatör bir yazı yazma platformu kulağa ne kadar hoş geliyordu. 

Az önce takip ettiğim bir instagram sayfasının wattpad hakkında bilgi verdiği bir yazıyı okudum ve bu sayede bu platformdaki bütün sorunların ana kaynağını sanırım buldum.
          
          Burada hikaye yazmak için bir yaş sınırı yok. Ayrıca paylaşılan içerikler için de bir editör kontrolü söz konusu değil.
          
          Elçiler elbette çok yardımcı oluyorlar ama yeterli gelmiyor. Bazı sınırlamalar olmadan sakıncalı içeriklerin önü alınamaz. 

Öğretmen Hanım için yeni bölüm ne zaman gelecek? Heyecanla bekliyoruz 

Hadi ben sınava hazırlanıyorum kitap yazamıyorum ama sen neden yazmıyorsun be! AAAAAAAAAAAA

La yavru ceylan yeni bölüm at

Kitabın çook güzel.cok güzel anlatmışsın. Yeni bölümleri bekliyoruzzz.

Hanımefendiye, kelimelere sığmayan kadına ithafen...
          Siz, hanımefendi şimdi yalnızca size ait olan bir kalıba sahipsiniz sanki. Hayallerimde,hayallerinde,yanında ve olmak istediğin yerde benim seni hayal ettiğim gibi. Konuştuğumuz gibi. Başaracağına inandığım gibi. İyi ki benim arkadaşımsın. İyi ki seni tanıdım. İyi ki seninleyim ve iyi ki lise hayatımı kapatırken senin gibi bir naif ruh dokundu ruhuma. Yıllar geçse, anılarımın üzerine yaşanmışlık örtülse de bir nabız zihnimin kuytu köşesinde sen ve senin ruhun bir nabız gibi çarpacak. Seni seviyorum. Kitabını takip ediyorum. Satırlarını  ve kelimelerini gururla okuyorum ama şimdilik hayalet okuyucuyum ben. 280 gün sonra buluşmak dileğiyle :)

Gerçekten çok güzel yazmışsınız. Okurken biraz Çalıkuşu esintisi var ve bu çok güzel bir şey. Duyguları anlatışınız mükemmel. Şuan çok okuyucunuz yok ama ileride okuyucunuz artar diye düşünüyorum çünkü kitapta kusur bulmak biraz güç. Sizi tebrik ediyorum ve ileride çıkabilecek kitaplarınızı sabırsızlıkla bekliyorum.