Kitap okumayı küçüklüğümden beri hep çok sevmişimdir. Okuduğum her yeni kitapta, gezindiğim o satır aralarında kendime katabildiğim bir sürü yeni yaşamlar olmuştu. O kitapların arasında sanki hep benim içinde bir yer inşa edilmişti ve o sayfaları okurken, kitabın içinde oradan oraya koşuşturup duran karakterlerin hemen ardında durur ve onları izlerdim. O satırlar, hayattan kopmuş küçük bir kızın, aşkı ilk kez yaşamış bir adamın, kendini sadece küçük kızına adamış bir annenin hissettiği her şeyi bana en yakından görerek hissetmemi sağlamıştı.
Sonra bir gün o satırlar, yazmayı bana da öğretti.
Bir şeyler yazabiliyor olduğumu keşfetmek benim için en güzel anlardan biriydi. Çünkü artık kendi cümlelerimi kağıda dökebilecektim. İlk cümlelerim saçmalamaktan ibaretti. Ama bu beni olmamışlara itmedi. Çünkü biliyordum, o kelimeleri saçmaca bir araya getirmeseydim bugün ki cümlelerim kalemimden akamazdı. Ben cümlelerimi bir araya getiren harflerimi keşfettiğimden beri onları hiç bırakmadım. Elbette ki hepsini kağıda dökemedim ama kağıda dökemediklerimi de zihnime karaladım. Diyeceğim o ki, sizde bırakmayın. Saçmalayınız ki doğrularınız gelip sizi bulabilsin.
Kendi doğrularınızı bulabilmeniz dileğiyle, sevgiyle kalın.
DUYGU SIR
- JoinedJanuary 18, 2014
Sign up to join the largest storytelling community
or
Story by Duygu Sır
- 1 Published Story
MİHRİMAH *Askıya alındı.*
8.3K
536
37
Karanlığın simgesi olan AY...
Aydınlığın simgesi olan GÜNEŞ...
Güneş ve Ay birleşir ise buna MİHRİMAH derlerm...