duyguziyagil

1200 olmuşuz! Nice 1200’lere, umarım... Okuduktan sonra yıldıza basmanız hem sizin için hem de benim için çok iyi olacak. Ne kadar çok yıldız, o kadar bölüm diyorum ve hepinizi kocaman öpüyorum!

duyguziyagil

Seni yazmamın üstünden seneler geçti, Cihan Çetin.. Varlığından, adından çok az kişi haberdar. Ama bu hiç önemli değil, çünkü sen kimsenin bilmediği bir dünyanın parçasısın. Sen kafamın içinde kurguladığım bir karakterden çok daha fazlasısın. Bazen aykırı bir ses, bazen her şeyi alaya alan o tanıdık yüzsün. Dünyanın  dayattığı her şeye karşı koyan, sınırları kabul etmeyen yanım oldun hep. İnsanların ‘sorunlu’ dediği ama gerçekte gerçeği gören tarafımsın.
          
          Sen benim güçlü yanım, ama aynı zamanda incinebilir tarafımsın. Düştüğümde ayağa kalkmamı sağlayan, vazgeçmeye yakın olduğumda içimden yükselen o güç sensin. Kırıldığım her anda, o çatlaklardan sızan ışık gibi hayatıma anlam katan, bana yaşamanın karmaşıklığını hissettiren sensin. Ve biliyorum, sen de bunu hep farkındasın. Sessizce ama emin adımlarla yürürsün hayatın içinde; kimseye hesap vermeden, kimseye kendini anlatmaya çalışmadan.
          
          Bugün doğum günün. Yıllar geçiyor, ama sen değişmiyorsun. Hâlâ içimde aynı netlikle duruyorsun. Her ne kadar zaman seni de yıpratmaya çalışsa, sen buna hep o bildik alaycı gülümsemeyle karşılık veriyorsun. O yüzden bu doğum gününde sana klasik dilekler dilemeyeceğim. Sadece şunu söylemek istiyorum: Sen benim karanlığımı aydınlatan, yaralarımı ışığa dönüştüren tarafımsın. Ve sen oldukça, ben de her geçen yıl biraz daha kendim oluyorum.
          
          İyi ki varsın, Cihan Çetin. Sen benim en derin gerçeğimsin.
          İçindeki çocuğu sayısız kez öpüyorum.

duyguziyagil

Yaklaşık üç yıldır buradayım ve bu süre boyunca kendi çapımda bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Yazıyorum, sonra siliyorum; bazen karakterlerle uyuşmuyoruz. Onları defalarca yazdım, sildim. Bazen pes ettim, uykularımı böldüm. Gözlerim, ekrana bakmaktan yoruldu. Sahne sıkıntısı çektim; bazen karakterler istediğim gibi hareket etmedi, bazen de kendi yazdığım sahneyi beğenmedim. Hatta kimi zaman, "Bunu ben mi yazdım?" dediğim oldu.
          
          Onlarla birlikte ağladım, güldüm, şaşırdım, korktum. Kendime, "Ben şu karakter olsaydım, nasıl tepki verirdim?" diye sordum. Ancak bazı soruların cevaplarını bulamadım. Cevapsız kalan sorularım, hikâyemdeki boşlukları doldurmayı zorlaştırdı. Ama bu yolculuk beni daha çok düşündürdü ve yazdıklarımı daha fazla sorgulamaya itti. O sorgulama, zamanla bir hırsa dönüştü ve kendime inanmaya başladım.
          
          Üç sene... Üç koca yıl. Kitabın gidişatını sayısız kez beğenmedim, içime sinmedi. Hatta bazen kitabı tamamen rafa kaldırmayı bile düşündüm. Ama her seferinde kendimi toparladım, yeniden başladım ve devam ettim. Şu an arka planda çok güzel şeyler oluyor. Fiziksel anlamda değil belki, ama mental anlamda vazen yoruluyorum, yıpranıyorum; ama biliyorum ki bu çabanın hiçbiri boşa değil.
          
          Emek veren herkes gibi, ben de karşılığını alacağım. Bu yola çıkarken her şeyi göze alarak çıktım ve şundan eminim ki başarı, sabırla ve inançla gelecek.
          
          Hepsi, iyi ki bundan üç sene önce zihnime bir yağmur tanesi gibi düşüp, hayatıma şimşeğin yeryüzüne gürlemesi gibi geldiler.
          
          Şimdilik sadece benimleler... Ancak zamanı gelince herkesle olacaklar. Tek gözlü odalarda bile duyulmayan, sessizliğin içinde büyümüş ve kendi sesini bulmuş herkes için gelecekler. Onlar, hayalden gerçeğe adım atacak kadar güçlü ve bir o kadar sessiz ama derin bir yankı bırakacak kadar cesurlar.
          
           Onlar, çocukluğu tek gözlü odalarda geçmiş, sesi duyulmayan herkes için. Yaralarını saklayan ama o yaralardan güç alanlar için..
          
          

duyguziyagil

Merhabalar,  
          Uzun zamandır aktif olmadığımın farkındayım. Hem kurgusal çalışmalarımda hem de özel hayatımda bazı şeyleri yoluna koymaya çalışıyorum. Bu süreçte bölümler biriktiriyorum ve sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyorum. Şu an her şey yolunda ve elimden geldiğince yazmaya devam ediyorum. Bölümleri sorunsuz bir şekilde paylaşacağım güne kadar kendinize iyi bakın. 
          

duyguziyagil

          
          Merhaba; rahatsız olduğum bir konuyu dile getirmek istiyorum;
          
          Kitabımda hiçbir şekilde,”kitabımı okur musun? Karşılıklı vote.” Tarzında yorum görmek istemiyorum. Bu benim yazma isteğimi kırıyor, okuduğunuz her satır için saatlerimi, günlerimi harcıyorum emeğimi kenara atmanızı izleyemem ve izin de vermem. Hoş bir durum değil, elbette bazı şeyleri hoş karşılayacağım ama söz konusu emeğimse buna müsamaha gösteremem. Karakterler hakkında elbette, olumlu / olumsuz şeklinde yorum yapabilirsiniz (saygı çevresi içerisinde) ama benim emeğim, kitabım sizin reklam panonuz değil. Emek verin, zaman harcayın ve en önemlisi sabredin.
          
          Sizinde başarıya giden yolda adımlarınız sağlam olacaktır.
          
          Umarım kimseyi kırmadan kendimi ifade edebilmişimdir. 
          Sevgilerle, iyi geceler. ❤️