Yazdıklarınızı gördüm.
Cevap vermedim. Veremediğim. Çünkü yazacak bir şeyim yoktu. Cevabını bilmiyorum.
Siz nerede olduğunuzu biliyor musunuz?
Ya da..
Bionuzun neden öyle olduğunu?
Haftalarca içimde bir savaş verdim. Günlerdir böyleydim aslında.. Arada böyle oluyorum ama kimse fark etmiyor, fark ettirmiyorum. Birkaç gün öce ilk defa içimdekileri biraz da olsa arkadaşıma yazdım. Beni anladı mı bilmiyorum. Ben anladın mı?
Günlerce direndim. Sırf bunları yazmamak için. Ama gel gör ki bu savaşı sabah kaybettim ve delirdim. Sabah sabah nedenini bilmediğim bir şey yüzünden hıçkırıklara boğularak ağladım. Bir anda her şeye sebepsizce küstüm! Hayatımdan yeniden nefret ettim!
Belki de.. Belki de kaybettiğimi kabullenip acizliğime ağladım.
Psikolojim alt üst oldu. Ruhum çok yıprandı. Hiçbir şeyden zevk almıyorum.. Ne yaparsam yapayım çok geçmeden sıkılarak geri bırakıyorum. Yapmam gerekenleri yapmıyorum. Annemle sürekli çakışıyorum.. Tabii diğer aile üyeleriyle de öyle..
Ben yoruldum.
Şimdi de bu yazdıklarım için bana karşı duyar kasmaya çalışmayın!
Herkesin sevgisi sahte! Kimse beni anlamıyor! Çaba sarf etmiyor! İçimdeki dünyamı size anlatsam, yine bir şey anlamazsınız! Sahte dostluklara gerek yok! Bir iki gün merhaba deyip, ertesi gün siklemiyorsunuz bile yazdıklarımı!
Şimdi siz bana söyleyin.. Neredesiniz?