Düşüncelerimin uçları açıyor Brenda.
Ulaştığı yerler karanlık, ulaştığı yerler korkunç derecede sessiz.
Keşke kafam da böyle olsa.
Kesilse bütün sesler, belki huzura ererim.
Ama müstahak bana, düşüncelerini insanlara teslim etmiş biri için.
Bu gidişle düşüncelerim değilde nefesim kesilir benim.
Bunu da hak ettim.
Hastayım Brenda, öyle hastayım ki.
Başım dönüyor, kulaklarım uğulduyor.
Kimse görmüyor değil Brenda, kimse anlamak istemiyor.
Yitip gidiyorum büyük bir hengame içinde.
Hayır, etrafım sessiz, asıl hengame kafamın içinde.
Yanlış anlama kadim dostum.
Güneşin aydınlattığı sapsarı saçlarına dolasaydım parmaklarımı, kurtarırdın dimi beni?
Sen dedin bana, senin için en iyisi bu dedin.
Ama ben neyi seçtim?
Affet beni Brenda, bir de yüzsüz yüzsüz yanına gelip af diliyorum senden.
Gel birlikte bitirelim bu hengameyi.
Tek bir kurşun, orta yerine anlımın.
Sussun bütün düşünceler, yankılansın güzel nağmelerin dar sokakların rutubetli duvarlarında.