Kendisini pazarlamaya çalışan kocasını öldüren Çilem Doğanın tarihi savunması; "erkekler takım elbise giyip önüne bakınca cezası iniyor benim takımım kravatım yok annem apar topar bu tişörtü bulabilmiş birde yalan söyleyeyim, hayatta kalmış olmanın saklayamadığım bir sevinci var içimde.
Şu adliye koridorlarında yüzüm mor bir şekilde çok dolaştım koruma kararları için. Başka seçeneğim kalmamıştı. O ölmezse ben ölecektim.
O size beni pazarlayacağına karar verdiğini söylemiyecekti, başka adamların koynuna beni sokma planlarını anlatmayacaktı.
O benim patlıcan fazla pişti diye , perdeler azıcık kirlendi diye, masada kırıntı kaldı diye yediğim dayakları söylemiyecekti. Kaç kere hastanelik olduğumdan bahsetmiyecekti.
Çay bahçesinde çekilmiş bir fotoğrafım var. Biraz yan gülmüşüm, belki de o fotoğrafı gösterip namussuz karılar gibi çıkmış filan diyecekti.
Karısını başka adamlara satan o değilmiş gibi.
Namusumuzu temizledim diyecekti
Siz onu 3-5 yıla yargılayıp namusu kirlendi diye mazur görüp yandan gülüşümü tahrik sayıp bir de üzüleceksiniz adama.oysa namus benimdir hakim bey bir kağıda imza attık diye kimselere bırakmam"
