Küçükken tüm hisleri doyasıya yaşayan kız çocuğuna keşke şiir yazmayı hiç bırakmasaydın demek isterdim. Büyüdükçe teknolojinin üst düzeyliği tarafından mı uyuşturulduk nedir kimsenin hislerini doyasıya yaşamadığını görüyorum. Ben de bu kesimdeyim bir buçuk senedir. Hayatım monotonlaştı, sıkıcılaştı sanki. Tek istediğim bir şeyleri değiştirebilmek.
Bu iki üç senelik dönemde çok değiştim, sadeleştim. Kapalı, anlaşılması zor imgelerimi didik didik çözdüm, fazla bireysellikten uzaklaştım. Eskiden fazla yoğun yaşadığım duygularımın coşkunluğunu azalttım ama sinirimle başa çıkmayı henüz yüzde yüz öğrenemedim. Yoga, meditasyon yapmaya başladım. Resim çizmeye, şarkı sözü yazıp bestelemeye yoğunlaştım.
Çevremdeki samimi olmadığım insanları hayatımdan çıkardım. Zor bir duruma düştüğümde bana yardım edecek insanları kenara not aldım ve onlarla samimiyetimi güçlendirdim. Onlara her fırsatta sevdiğimi gösterdim. Oysa eskiden böyle değildim. Sevdiğimi dostlarıma, aileme söylemek zordu benim için. Anlarsınız ki aşktan da uzaktım çünkü uzaktan sevmek hoştu. Bir ilişki ise biraz korkutucuydu. Ders çalışmak yeterliydi o yaşlarda. Para kazanmak bu yoldan geçiyor demişti büyüklerim ve inanmıştım buna. Bu yüzden çok çalıştım, hep çalıştım.
Değiştim ben.
Sadeleştim.Hayatımı sadeleştirdim.
Daha özgür, daha bilinçli, doğa anaya çok daha saygılı, daha cesaretli olmayı öğrendim. Ve mutluyum şu sıralar. Biraz da yorgun. Zihnimin değişikliklere verdiği bir tepkidir belki. Değiştiğim için, bir şeylerin farkına vardığım için...
Kısacası bu 21-22 yaşımı sevdim.
Sadeleştim.
- Türkiye
- JoinedJune 16, 2014
Sign up to join the largest storytelling community
or
firilisa
Aug 07, 2020 11:47AM
Bu sıcak yaz günlerinde sokaklara bir kap su ve mama, yiyecek bırakmayı unutmayın. Teşekkürler iyi yürekleriniz için...View all Conversations